Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2017/1513 E. 2018/7460 K. 16.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1513
KARAR NO : 2018/7460
KARAR TARİHİ : 16.10.2018

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi

KARAR
Davalı vekilinin maddi ve manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararlar için kesinlik sınırının karar tarihi itibariyle 40.000,00 TL olduğu, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda maddi tazminat isteminin kabulü ile 15.000,00 TL’ye hükmedildiği, hükmedilen maddi tazminat ve saklı tutulan zarar miktarının toplamda 27.268,66 TL olduğu, 10.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği, tarafların istinaf başvurusu üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesince verilen 30/12/2016 tarihli kararda … 7. İş Mahkemesinin 2012/248 Esas 2016/637 Karar sayılı 08/11/2016 tarihli kararına karşı davalı şirket vekilinin istinaf başvurusunun ileri sürülen istinaf sebepleri ile re’sen bakılacak kamu düzenini ilgilendiren hususlar dikkate alındığında ilk derece mahkemesinin maddi vakıa ile usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmaması nedeniyle HMK’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, davacının başvurusu nedeniyle ilk derece mahkemesinin kararı değiştirilerek yeniden esas hakkında karar verildiğinden … 7. İş Mahkemesinin 2012/248 Esas 2016/637 Karar sayılı 08/11/2016 tarihli kararının kaldırılmasına, davacı tarafından davalı aleyhine açılan tazminat davasının kısmen kabulü ile taleple bağlı kalınarak fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere 15.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 08/09/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/09/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği ve bu kararın davalı vekilince temyize getirildiği dikkate alındığında, hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının temyiz sınırının altında kaldığı açıktır.
O halde Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddi ve manevi tazminat yönünden temyiz kabiliyeti olmayıp, davalı vekilinin temyiz itirazlarının H.M.K.’nun 362/1-a maddesi uyarınca maddi ve manevi tazminat bakımından ayrı ayrı KESİNLİKTEN REDDİNE,
temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 16/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.