Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/8387 E. 2017/182 K. 17.01.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/8387
KARAR NO : 2017/182
KARAR TARİHİ : 17.01.2017

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, murisinin 10/01/1980-08/01/1997 tarihleri arasında esnaf bağ-kur sigortalısı olduğunun ve sonucunda emekli olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı, ölen eşinin 10.01.1980- 08.01.1997 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında bağ-kur sigortalısı olduğunun tespiti ile emekliliğini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının 12.01.1985- 30.05.1990 tarihleri arasında Bağ-kur sigortalısı olduğunun kabulü ile ( tüm primler ve varsa kurum alacaklarının ödenmesi şartı ile) davalı kurumun sigortalılık sürelerinin iptaline ilişkin işleminin iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
20.04.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Kanunun 6. maddesi ile değişik 1479 sayılı Kanunun 24. maddesinde; zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmak için, ticari kazanç veya serbest meslek kazancı dolayısıyla gerçek veya götürü usulde gelir vergisi mükellefi olma, gelir vergisinden muaf olanların da meslek kuruluşuna kayıtlı olması hükmü yer almaktadır. Yine, 22.03.1985 tarihinde 3165 sayılı Kanunla getirilen düzenleme ile de; kendi nam ve hesabına çalışanlardan vergi mükellefi olan, esnaf siciline veya meslek kuruluşuna kaydı olanların Bağ- Kur sigortalısı olacağı belirtilmiştir.
Dosya içeriğinden; davacının 08.01.1997 tarihinde ölen eşinin oda kaydına istinaden 22.03.1985 tarihinde başlatılan sigortalılığının 30.05.1990 tarihi itibariyle sonlandırıldığı, oda kaydının iptali ile 1479 sayılı kanun sigortalılık sürelerinin de davalı kurumca iptal edildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının oda kaydına istinaden 15.3.2001 tarihi itibari ile tescili yapılmışsa da; 9.1.1979-30.1.1986 tarihleri arasında vergi kaydının bulunmadığı sabit olmasına rağmen yasal mevzuatın aksine vergide kaydı olmadığı dönemler yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK’nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “ 12.01.1985” tarihinin silinerek ” davacının” kelimesinden sonra gelmek üzere yerine “ ölen eşinin 22.03.1985” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 17.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.