Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/5101 E. 2017/74 K. 16.01.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/5101
KARAR NO : 2017/74
KARAR TARİHİ : 16.01.2017

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere, kanuni gerektirici sebeplere göre, her ne kadar Davalı …ic. Ltd. Şti yönünden kararın gerekçe kısmında, bu şirketin iş kazasının gerçekleşmesinde kusurunun bulunmadığına dair 21.03.2014 tarihli bilirkişi heyet raporuna atıf yapılmakla beraber; kararın hüküm kısmında iş bu şirketin tazminat alacağından sorumluluğuna karar verilerek gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılmış ise de, davalı …Tic. Ltd. Şti ile Davalı … arasında organik bağ bulunması nedeniyle, tazminat alacaklarından davalı… ve Tic. Ltd. Şti’nin de sorumlu olması gerektiği anlaşılmakla, sonucu itibariyle doğru olan hüküm için bu husus bozma sebebi yapılmamıştır.
2- Temyiz kapsam ve nedenlerine göre ise, Davalı … Tic. A.Ş.’nin tüm, Davalılar … Tic. Ltd. Şti ile …’nın ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir
3- Dava 25.06.2006 tarihindeki iş kazasından %26,2 maluliyeti nedeniyle davacı sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; maddi tazminat isteminin kabulü ile 28.811,46 TL maddi tazminat ile manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 20.000 TL manevi tazminatın kazatarihinden itibaren işleyecek faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Yargılamanın devamı esnasında Davalı … Ltd. Şti ile …’nın kendilerini bir müddet vekille temsil ettirdikleri, kararın hüküm kısmında reddedilen manevi tazminat için davalılara vekalet ücreti takdir edilmekle beraber hangi davalıların vekalet ücretine hak kazandığının açıkça belirtilmemesi nedeniyle karar aşamasında vekili istifa eden Davalı … ile …’nın vekalet ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususunda tereddüt hasıl olduğu anlaşılmıştır.

Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı … ile … nın bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmemesi, gerekçenin de işaret olunan şekilde yanlış olmakla beraber; varılan sonucun doğru olduğu gözetildiğinde HMK’nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hüküm fıkrasının 7. bendininin çıkartılarak yerine “Red edilen Manevi tazminat yönünden avukatlık ücret tarifesi gereğince 1.500 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak, kendisini vekille temsil ettiren davalılar … Tic. Ltd. Şti ile …’ya verilmesine ”rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine, 16.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.