Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/4924 E. 2017/8908 K. 07.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4924
KARAR NO : 2017/8908
KARAR TARİHİ : 07.11.2017

Davacı, Kurum işleminin iptaline, 16/02/2010 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, davacının 16/02/2010 tarihi itibariyle yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacıya yaşlılık aylığının 16/02/2010 tarihli başvurusunu izleyen 01/03/2010 tarihinden itibaren bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacı tarafından sunulan 16/02/2010 tarihli dilekçe ile davacının tahsis talebinde bulunduğu ancak davalı Kurum bu dilekçenin Kurum kayıtlarına ulaşmadığını bildirdiği ve davacının şahsi sicil dosyasında da yer almadığı , davacının şahsi sicil dosyasında yer alan 17/02/2010 tarihli dilekçenin ise, ” 16/02/2010 tarihinde emekli olmak için müracaat ettiğimde emeklilik için ilk giriş tarihimin 1987 olduğunu gördüm, bu durumda yaştan dolayı emekli olamayacağım ve yaşı beklemem gerektiği tarafıma bildirilmiştir..” şeklinde olduğu, Mahkemesi’nin 2011/56 E 2013/178 K. sayılı ilamı ile davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 15/09/1981 olduğunun tespitine karar verildiği, Dairemizin 16/10/2014 tarihli kararı ile onanarak kesinleştiği, davacıya 12/09/2013 tarihli tahsis talebi ile 01/10/2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlandığı, dosya kapsamındaki hizmet döküm cetvelinde davacının 05/03/2008 ila 2013/7. ay arasında kesintisiz şekilde 1231597 sicil sayılı işyerinde çalışması bulunduğu, aylık bağlama kararına göre işten ayrılma tarihinin 12/09/2013 olduğu anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 60 ve devamı maddeleridir. 506 sayılı Yasanın yaşlılık aylığından yararlanma şartlarını düzenleyen 60. maddesinin (H) bendi hükmüne göre, “Bu maddede belirtilen yaşlılık aylıklarından yararlanabilmek için, sigortalının çalıştığı işten ayrılması ve yazılı istekte bulunması şarttır.” hükmünü içermektedir.

Somut olayda, Mahkemece davacının 16/02/2010 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu kabul edilerek yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davacı 16/02/2010 tarihinde 506 sayılı Yasanın 60. maddesi uyarınca işten ayrılma şartını gerçekleştirmediğinden davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde,davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

/