Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/20136 E. 2017/3613 K. 27.04.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20136
KARAR NO : 2017/3613
KARAR TARİHİ : 27.04.2017

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 24.06.2013-18.07.2013 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının davalı işyeri nezdinde 24/06/2013-18/07/2013 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat kazanabilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya ait hizmet cetvelinde ihtilaf konusu dönem içerisinde dava dışı …’da faaliyette bulunan … sicil numaralı … Üretim Tes.Mak.İnş.İth.İhr.San.ve Tic.Ltd.Şti ünvanlı işyerince 19/02/2013-06/08/2013 tarihleri arasında davacı adına Kurum’a hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı işyerince ise 08/01/2010-11/11/2012 tarihleri arasında hizmet bildiriminde bulunulduğu, davacının davalıya ait işyerinde 18/07/2013 tarihinde kaza geçirdiği, kazaya ilişkin Kurum’a yapılmış herhangi bir iş kazası başvurusu olmadığı için Kurum tarafından düzenlenmiş herhangi bir rapora rastlanılmadığının Mahkeme’ye bildirildiği, kazaya ilişkin hastane kayıt ve belgelerinin getirtildiği, davacı tarafından açılan iş kazası nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararının tazmini davasında eldeki dava dosyasının bekletici mesele yapıldığı, dava dışı işyerine ait cevabî yazı ile “Firmalarının Mobilya bölümünde çalışan davacının 13/06/2013 tarihinde işyerinden ayrıldığı”nın Mahkeme’ye bildirildiği, davalı şirkete ait 11/07/2013 tarihli makbuzda davacının adının ve imzasının yer aldığı, yargılama esnasında yapılan zabıta araştırması neticesi düzenlenen tutanak ile alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu, duruşmalarda bir kısmı aynı zamanda davalı işyeri bordrolu çalışanı olan davacı ile davalı taraf tanıklarının dinlendiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, ihtilaf konusu dönem içerisinde davacı adına Kurum’a hizmet bildiriminde bulunan dava dışı işyeri olan … Üretim Tes.Mak.İnş.İth.İhr.San.ve Tic.Ltd.Şti ile davalı işyeri arasında herhangi bir hukuki ve fiili bağlantının söz konusu olup olmadığı her türlü şüpheden uzak bir şekilde araştırılmadan Mahkemece yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Yapılacak iş, öncelikle uyuşmazlık konusu dönem ile çakışan 26/04/2013-06/08/2013 tarihleri arası dönemde davacı adına hizmet bildiriminde bulunan dava dışı işyeri ile davalı işyeri arasında fiili veya hukuki bağlantı bulunup bulunmadığını araştırmak, dava dışı işyerinin ve davalı işyerinin bordrolarında ihtilaflı dönemin tamamında kayıtlı ve tarafsız çalışanları, re’sen tanık olarak saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordrolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, … Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum ve davalı şirket vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan … San.Tic. Ltd. Şti’ye iadesine
27/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.