Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/15066 E. 2017/8974 K. 09.11.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/15066
KARAR NO : 2017/8974
KARAR TARİHİ : 09.11.2017

Davacı, ilk kayıt tarihinin 20.07.1982 tarihi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

Dava, davacının 20/07/1982-17/10/1982 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının 20/07/1982-17/10/1982 tarihleri arasında vergi ve oda kaydına bağlı olarak yaptığı ticari faaliyetin sigortalılığı kapsamında olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 20/07/1982-17/10/1982 tarihleri arasında vergi mükellefiyetinin ve 02/08/1982-15/11/1982 tarihleri arasında oda kaydının bulunduğu, davacının 25/06/1997 tarihinde Kurum kayıtlarına intikal eden giriş bildirgesi ile 28/12/1996 tarihi itibariyle tescilinin yapıldığı, 25/07/1965 doğumlu olan davacının 18 yaşını 25/07/1983 tarihinde tamamladığı anlaşılmaktadır.
1479 sayılı Yasanın 24. maddesinde söz konusu kanun kapsamında kimlerin sigortalı olup kimlerin sigortalı sayılmayacağı belirlenmiştir. 19/04/1979 tarih ve 2229 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Kanunun 24. maddesinde yapılan değişiklikle 18 yaşından küçüklerin sigortalı olamayacakları belirtilmiş ve 14/04/1982 tarih ve 2654 sayılı Yasa ile değiştirilen 24. maddede de 18 yaşını doldurmamış olanların sigortalı sayılmayacağı düzenlemesi korunmuştur.
Somut olayda, 18 yaşını 25/07/1983 tarihinde tamamlayan davacının bu tarihten önce 20/07/1982-17/10/1982 tarihleri arasındaki vergi mükellefiyetine göre yukarıda yer alan yasal düzenlemeler göz önüne alındığında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı kabul edilmesi mümkün bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.