YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/12941
KARAR NO : 2017/2955
KARAR TARİHİ : 10.04.2017
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, asıl ve birleşen dava bakımından iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ve davalılardan … A.Ş. Ve … Vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davalı … Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile … A.Ş. vekilinin tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, 09.11.1999 iş kazası sonucu sigortalının sürekli maluliyeti nedeniyle maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, 39.792,11 TL maddi ve 7.000,00 TL manevi tazminatın 10.08.2000 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar …,…A.Ş ve … Belediyesi Başkanlığından müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, Davalılar …, …, … A.Ş, … A.Ş yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Somut olayda 09.11.1999 tarihli kazada, davacının temizlik işçisi olarak … Belesiyesinin taşeronu olan … A.Ş.’ne bağlı olarak çalıştığı, … sevk ve idaresindeki zorunlu mali sorumluluk sigortası ile … A.Ş.’ne sigortalanmış olan … plakalı araçta bulunduğu sırada, aynı istikamete doğru hareket eden … sevk ve idaresindeki … adına kayıtlı ve … A.Ş.’ne sigortalı olan … plakalı araca çarpması neticesinde, davacının %38 oranında malul kalacak şekilde yaralandığı, olayın gerçekleşmesinde %100 oranında davacının içinde bulunduğu çöp kamyonun sürücüsü olan …’nın kusurlu olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
İşleten ve araç işleticisinin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibinin hukuki sorumluluğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (KTK)’nun 85. maddesinde düzenlenmiştir. “İşleten ve Araç İşleticisinin Bağlı Olduğu Teşebbüs Sahibinin Hukuki Sorumluluğu” başlıklı söz konusu maddenin 1. fıkrasında; “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmü, aynı maddesinin son fıkrasında “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.”hükmü yer almaktadır.
Bu düzenlemenin hukuki nitelik bakımından hangi sorumluluğa ilişkin bulunduğuna gelince; Özellikle endüstri devrimiyle birlikte ortaya çıkan teknik buluşlar ve makineleşme zarar tehlikesini arttırmış ve artan bu zarar tehlikesini önlemek için kusura dayanan sorumluluğun her zaman yeterli olmayacağı öngörülerek tehlikeli faaliyette bulunanların sebep oldukları zararları gidermesi kabul edilmiştir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 449 vd.).
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluk bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, a.g.e., s. 631 vd.; Ahmet M. Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı KTK’nun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin taktirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de bu husus kabul edilmektedir (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180). Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğunun hukuki niteliği tehlike sorumluluğuna ilişkin olduğundan, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91. maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda hükmolunan tazminattan poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla, kazaya sebep olan aracın zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan … A.Ş.’nin de sorumlu tutulması gerekirken, bu davalı hakkında davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Mahkemece bu açıklamalara aykırı olacak şekilde hüküm kurulması bozma sebebidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davalı … A.Ş.’ne ve …’na yükletilmesine 10.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.