Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2016/1080 E. 2017/4081 K. 16.05.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1080
KARAR NO : 2017/4081
KARAR TARİHİ : 16.05.2017

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, 11.06.2013 tarihli kusur raporunda davaya konu olayın meydana gelmesinde davalı tarafa % 80, davacı tarafa % 20 oranında kusur verildiği, bu rapora davalı tarafın itirazı üzerine 14.04.2014 tarihli kusur raporunun aldırıldığı, hükme esas alınan işbu raporda da davalı tarafa % 85, davacı tarafa % 15 oranında kusur verildiği anlaşılmaktadır.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin yada tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Somut olayda, davacı tarafça 11.06.2013 tarihli kusur raporuna herhangi bir itiraz da bulunulmamasına rağmen davalının daha lehine olan bu kusur raporunun hükme esas alınarak sonuca gidilmesi gerekirken davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin aleyhine olan 14.04.2014 tarihli kusur raporunun hükme esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,temyiz harcının istek halinde taraflara iadesine
16.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.