Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/7698 E. 2015/16020 K. 08.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/7698
KARAR NO : 2015/16020
KARAR TARİHİ : 08.09.2015

MAHKEMESİ : Bolu İş Mahkemesi
TARİHİ : 27/01/2015
NUMARASI : 2014/283-2015/32

Davacılar kurum tarafından gönderilen ödeme emirlerinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, davacı Y….oto. Nak. Pet. Tur. İnş San. Tic. AŞ yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, davacı N.. Y.. yönünden davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava; dava dışı Y…. Oto. Nak. Pet. Tur. İnş. San. A. Ş.’nin, Kurumun 6183 sayılı Kanun’a göre, 19 adet takip dosyasında takip edilen prim borçlarının tahsili amacıyla davacı adına çıkarılan ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının dava dışı şirkette temsil ve ilzam yetkisinin bulunmadığı, prim borçlarından sorumlu tutulabilecek üst düzey yöneticisi olmadığı, bu sebeple kendisine tebliğ edilen ödeme emrindeki prim borçlarından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacı hakkında davalı kurum tarafından 19 adet takip dosyasında takip edilen prim borçlarının tahsili amacıyla davacı adına çıkarılan ödeme emirlerinin iptaline karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; dava dışı Y….Oto. Nak. Pet. Tur. İnş. San. A. Ş. ile; O…Y… Ul. Nak. Ağaç İşl. San. Ltd. Şti. ve Y…. Oto. San. Tic. Ltd. Şti. arasında devir olgusunun gerçekleştiği ve davacının dava dışı Y… Oto. Nak. Pet. Tur. İnş. San. A. Ş.’nin yönetim kurulu başkanı olarak görev yaptığı belirtilerek davacı hakkında 19 adet ödeme emri çıkartıldığı, davacının dava dışı Yıldızsan Oto. Nak. Pet. Tur. İnş. San. A. Ş.’nin 11/06/2013 tarihi itibariyle yönetim kurulu başkanı olarak seçildiği anlaşılmaktadır
Davanın yasal dayanağı ise 506 sayılı Kanunun 80, 5510 sayılı Kanunun 88 ve 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi olup, davadaki sorunun bu maddeler ile birlikte değerlendirilerek çözüme kavuşturulması gerektiği ortadadır.
5510 sayılı Kanun’un yürürlük süresiyle ilgili 108/1-c maddesinde, Kanun’un 88. maddesinin 01/07/2008 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
Davanın yasal dayanığını oluşturan 506 sayılı Kanunun 80/12. maddesinde sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşlarının tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici ve yetkililerinin kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesinde de Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer
işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları bildirilmiştir.
5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesi 506 sayılı Kanunun 80/12. maddesinden farklı olarak, tüzelkişiliği haiz işverenlerin üst düzeydeki yönetici ve yetkilileri yanında, şirket yönetim kurulu üyelerini de sorumlu tutmaktadır.
Öte yandan; 6183 sayılı Yasa’nın mükerrer 35/5. maddesinde düzenlenen “borcun doğduğu ve ödenmesi gerektiği zaman” kavramına değinmek gerekir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 11, 12, 80, 86, 88 ve 90 ıncı maddeleri ile 12/05/2010 tarihli 27579 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin ilgili hükümleri doğrultusunda işveren yükümlülüklerine ilişkin uygulama esaslarını düzenleyen 01/09/2012 tarih ve 28398 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren İşveren Uygulamaları Tebliği’nin, “Kanunun 4 üncü Maddenin Birinci Fıkrasının (a) Bendi Kapsamında Sigortalı Olanlar Yönünden Primlerin Ödenme Süreleri ve Usulleri” başlığını taşıyan 2.4 maddesinde, “Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıları çalıştıran işverenler, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını sigortalıların ücretlerinden keserek, kendi hissesine isabet eden prim tutarlarını da bu tutarlara ekleyerek en geç takip eden ay/dönemin sonuna kadar Kuruma ödeyeceklerdir.
Ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, prim tutarları, en geç son günü izleyen ilk iş günü içinde Kuruma ödenecektir.” hükmü düzenlenmiştir. Bu durumda örneğin, ocak ayında doğan prim borcunun, takip eden şubat ayı sonunda ödenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesinde asıl borçlu hakkında yapılan yasal takip ve araştırmalar sonucu kamu alacağının tahsil edilemeyeceğinin anlaşılması halinde, yasal temsilcisine ödeme emri çıkarabileceği bildirilmiş ise de; 6183 sayılı Kanun 506 ve 5510 sayılı Kanunlara göre daha genel bir Kanun durumunda olup uygulamada da benimsendiği üzere öncelik özel Kanun hükümlerine tanınacağından, özel kanun niteliğinde olan 506 sayılı Kanunun 80. maddesi ve 5510 sayılı Kanunun 88. maddesi karşısında, davacının ticaret sicil bilgilerine göre, 11/06/2013 tarihi itibariyle yönetim kurulu başkanı olarak seçildiği, dava konusu 2013/16851 takip sayılı ödeme emrinin 2013 yılının 5. ayı borcunun da yukarıda açıklanan bilgiler ışığında 2013 yılının 6. ayın son günü ödenebileceği, davacının 2013 yılının 6. ayında şirketin yönetim kurul başkanı olması nazara alındığında, bu süre içinde kalan kamu borçlarından dolayı 506 sayılı Kanunun 80. maddesinde ve 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinde belirlenen “haklı sebep olmaksızın ödememe” hali kapsamında sorumlu olacağı açıktır.
Yapılacak iş; davacının 2013/16851 takip sayılı dosyada takip edilen 2013 yılının 5. ayına ait prim borcundan, borç döneminde dava dışı şirketin Yönetim Kurulu Başkanı olduğu anlaşılmakla, davacının 5510 sayılı Kanun’un 88/20 maddesi gereğince sorumlu olacağı kabul edilerek; davaya konu diğer takip dosyaları ile ilgili olarak şimdiki gibi davanın kabulüne karar verilerek; 2013/16851 takip sayılı dosyada takip edilen 2013 yılının 5. ayına ait prim borcu ile ilgili kısmı itibariyle davanın reddine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 08.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.