Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/2357 E. 2015/6600 K. 30.03.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2357
KARAR NO : 2015/6600
KARAR TARİHİ : 30.03.2015

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

Davacı, Kurumun haksız haciz uygulaması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, usulden reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının, davalı Kurum’un haksız haciz uygulaması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararlarının tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece, yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Uyuşmazlık, … … Kurumu’nun hatalı işlemleri nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararların tazmini istemli davanın, adli yargı yerinde mi, yoksa idari yargı yerinde mi görülüp sonuçlandırılması gerektiği noktasında toplanmaktadır.
İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte özel mahkemeler olup, 5510 sayılı … Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106’ncı maddesi ile mülga 506 sayılı Kanunun 134’üncü maddesinde, bu Kanun uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 sayılı Kanun’un 101’inci maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.
Davacı, Kurumun hatalı işlemleri neticesinde uğradığı zararın tazminini talep etmekte olup, uyuşmazlığın çözümünün 5510 sayılı Kanunun 101. maddesine göre iş mahkemesinin görevinde olduğu gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 12/02/2014 tarih ve 2013/10-2277 E. 2014/90 K. sayılı ilamı da bu yöndedir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.