Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/2200 E. 2015/21894 K. 07.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2200
KARAR NO : 2015/21894
KARAR TARİHİ : 07.12.2015

MAHKEMESİ : Afyonkarahisar İş Mahkemesi
TARİHİ : 14/11/2014
NUMARASI : 2014/384-2014/683

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum ve Sağlık Bakanlığı vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 31/12/2006-12/01/2007 tarihleri arasında davalı işyerleri nezdinde sigortasız çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece ; davanın kabulü ile “davacının Afyonkarahisar Zübeyde Hanım Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesinde SGK’ya bildirilen hizmetler dışında 31/12/2006-12/01/2007 tarihleri arasında hizmet akdine bağlı olarak çalıştığının tespitine” karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 4. maddesinde bu Yasa’nın uygulanmasında 2. maddede belirtilen sigortalıları çalıştıran gerçek veya tüzel kişilerin “işveren” olduğu bildirilmiştir.
“Çalıştıran” olgusu, tesbiti istenen sürelere ilişkin hizmet akdinin tarafı konumunda olan ve hizmet akdini düzenleyen “işvereni” ifade etmektedir.
506 sayılı Yasa’nın 87. maddesinde “bu kanunun işverene yüklediği ödevlerden dolayı, aracı olan üçüncü kişi ile birlikte asıl işvereninde sorumlu olacağı” bildirilmiştir.
506 sayılı Yasa’nın 87. maddesi ile asıl işveren ile alt işveren arasındaki ekonomik ve mali yönden sorumluluk hukukunun sınırlarının belirlendiği, maddede geçen “bu kanunun işverene yüklediği ödevler tanımlamasının asıl işverene, alt işverenin taraf olduğu hizmet sözleşmeleri nedeniyle açılacak hizmet tespiti davalarında” pasif husumet ehliyetini amaçlamadığı anlaşılmaktadır.
506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesinde ifadesini bulan hizmet tespiti davaları kural olarak bu ödevi yerine getirmeyen işverene karşı açılmalıdır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacıya ait hizmet cetvelinde 01/01/2006-31/12/2006 tarihleri arasında ABS Yazılım Eğitim Bilgisayar Medikal İnş.Mer.Day Tük Gıda San Tic. Ltd.Şti tarafından, 12/01/2007-31/12/2007 tarihleri arasında Akgün Bilgisayar Prog Ve Hiz San Tic. Ltd Şti. tarafından davacı adına hizmet bildiriminde bulunulduğu, davalı idare ile ABS Yazılım ..Ltd. Şti. arasında 01/01/2006-31/12/2006 döneminde, Akgün Bilgisayar Prog Ve Hiz San Tic. Ltd. Şti. arasında 12/01/2007-31/12/2008 döneminde hizmet alım sözleşmesinin yapıldığı, hükmün gerekçe kısmında davalı alt işveren olan ABS, AKGÜN, BMB Şirketlere yalnızca işçilik alacağı davasının yöneltildiği, hizmet tespiti davasında taraf sıfatlarının bulunmadığı ve bu nedenle karar başlığında gösterilmediği belirtilmek suretiyle sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda; davalı Sağlık Bakanlığı işyerindeki işin bir bölümünü (yardımcı işi) şirketlere verdiğinden asıl işveren durumundadır. Davacının tespitini talep ettiği ihtilaf konusu dönem olan davalı idare ile herhangi bir hizmet alım sözleşmesinin gerçekleştirilmediği dönemde davacının fiili ve gerçek çalışmalarının hangi işyeri nezdinde geçtiğinin hiçbir tereddüte yer vermeksizin belirtilmesi gerekir. Hal böyle olunca davanın anılan alt işverenlere de yöneltilmesi gerekir iken sadece üst işveren konumunda bulunan davalı Bakanlığa karşı davanın yöneltilmesi isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş, alt işveren konumunda bulunan davalı işyerlerini davaya dahil ederek davacının hangi işyerinde ne kadar süreyle çalıştığını açıkça belirterek hükmün infazında tereddüt oluşturmayacak şekilde karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, temyiz eden davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm sair yönleri incelenmeksizin bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi