Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/2115 E. 2015/22244 K. 10.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2115
KARAR NO : 2015/22244
KARAR TARİHİ : 10.12.2015

MAHKEMESİ : İstanbul 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2014
NUMARASI : 2011/663-2014/587

Davacı, 06.08.1992 – 03.10.2000 tarihleri arasında 4/b sigorta kapsamında zorunlu sigortalı olduğunun tespitine, 01.08.2012 tarihinden itibaren emekli aylığı bağlanmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 06.08.1992-03.10.2000 tarihleri arasında zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olduğunun ve 01.08.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının 12.12.1990-03.10.2000 tarihleri arasında toplam 3531 gün zorunlu bağ-kur sigortalısı olduğunun TESPİTİNE;2- Davacıya 01.08.2012 tarihinden itibaren emeklilik aylığı bağlanmasına;karar verilmiştir.
1.4.1972 tarihinde yürürlüğe giren 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için esnaf sicili veya kanunla kurulu meslek kuruluşu kaydı aranırken 20.4.1982 tarihinde yürürlüğe giren 2654 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Yasa’nın 24. maddesi değiştirilecek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olması şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için meslek kuruluşuna kayıtlı olma yeterli görülmüş, 22.3.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3165 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için vergi kaydı veya esnaf sicil kaydı veya oda kaydının bulunması yeterli görülmüş, 2.8.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 24. madde değiştirilerek zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı için gelir vergisi mükellefi olma şartı getirilmiş ancak gelir vergisinden muaf olanlar için esnaf sicil kaydı ve oda kaydının bir arada bulunması yeterli görülmüştür.
Dosya kapsamından, davacının 04.10.2000-31.05.2011 arası zorunlu Bağ-kur sigortalısı olduğu, 12.12.1990-15.01.1999 tarihleri arasında vergi kaydının bulunduğu, ; 01.07.1988-31.12.1989-360 gün, 01.03.1990-05.08.1992-755 gün, 01.06.2011-2013/02 -630 gün-toplam 1925 gün SSK kapsamında çalışmalarının olduğu, 29.09.1977-04.09.2009 tarihleri arasında Akkoç Kaya Mak. İnş. Gıda Ltd. Şti ortağı olduğu, 08.05.200 tarihinden itibaren Mehmet Akkoç tekstil Gıda İnş Mak. San Tic Ltd ortağı olduğu, 08.04.1991-08.09.2006 tarihleri arsında oda kaydının olduğu, 13.03.2003 tarihinde 12.12.1990-04.10.2000 tarihleri arası 3532 gün borçlandığı ve kısmen ödeme yaptığı, ödemenin kısmen olduğundan Kurumun söz konusu borçlanmayı tamamen iptal ettiği, dosyadaki kayıtlardan davacının tahsis talebi olmadığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda davacının 27.8.2003 tarihinden önce sigortalı olarak tescilinin ve borçlanma talebinin bulunduğu bu nedenle dava konusu sürenin tespitine ilişkin kabulün doğru olduğu anlaşılmaktadır.
Öte yandan; HMK’nın 297. maddesinde, Mahkeme kararında taraflara yükletilen görev ve verilen hakların şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde açık olarak yazılması öngörülmüştür. Hüküm fıkrası, kararın esası olup, açık ve infazı mümkün olmalıdır. Şarta bağlı ve terditli olarak hüküm kurulamaz. Davanın açıldığı tarihteki duruma göre hüküm fıkrasında, asıl talep ile yardımcı talepler hakkında, şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek biçimde, açık olarak karar verilmelidir.
Mahkemece; her davanın açıldığı tarihe göre değerlendirilmesi gerektiği halde davacının tahsis talebi olmadığı gözetilmeden davacıya davanın açıldığı 06.06.2011 tarihinden sonraki bir tarih olan 01.08.2012 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanmasına karar verilmesi hatalıdır.
Kabule göre de dava konusu talep 06.08.1992-03.10.2000 tarihleri arasındaki dönemde zorunlu Bağ-kur sigortalılığının tespitine ilişkin olsa da mahkemece talebin aşılarak12.12.1990-03.10.2000 tarihleri arasında toplam 3531 gün zorunlu bağ-kur sigortalısı olduğunun tespitine karar verilmesi isabetsizdir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde hatalı değerlendirme sonucu hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,10.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.