Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/21137 E. 2016/2137 K. 16.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/21137
KARAR NO : 2016/2137
KARAR TARİHİ : 16.02.2016

Davacı, 01/01/1985-01/08/2008 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitiyle 5459 sayılı prim ceza ve faizlerini yeniden yapılandıran yasadan faydalandırılmasına, 06/09/2008 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 01/01/1985-01/08/2008 tarihleri arasında kesintisiz 2926 sayılı yasaya göre sigortalı olduğunun, 2008 tarihli 5459 sayılı yapılandırma yasasından faydalandırıldığının tespiti ile 01/09/2008 tarihinden itibaren de yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiştir.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davalarında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması yada ürün tesliminin olması tek başına davanın kabulü için yeterli değildir. Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için öncelikle bir prim kesintisinin (tevkifat) bulunması gerekir. Yine bu prim kesintisini (tevkifatı) takip eden yıllarda, tarımsal faaliyete ilişkin olarak, hangi tarımsal ürünlerin yetiştirildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği, bu ürünlerden prim kesintisinin yapılıp yapılmadığı gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir.
Öte yandan ilk prim kesintisini izleyen yıllarda, prim kesintisi (tevkifat) veya ürün tesliminin bir iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilip, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Yukarıda belirtildiği gibi Tarım Bağ-Kur sigortalılık tespiti için esas olan prim kesintisi veya ürün tesliminin yani tarımsal faaliyetin sürekli olmasıdır. Sonradan ödenen primlerle yada salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması ile sigortalılık hakkı kazanılamaz.
Yapılacak iş; davacının Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespitine ve aylık koşullarının da buna göre değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.