Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/20527 E. 2015/22361 K. 14.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/20527
KARAR NO : 2015/22361
KARAR TARİHİ : 14.12.2015

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 06/07/2015
NUMARASI : 2014/1366-2015/866

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmaları nedeniyle itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan Kurum ile San.Tic.A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Davacı, davalı işyerinde paketleme ve dağıtım bölümünde geçen çalışmaları nedeniyle itibari hizmet süresinden faydalanması gerektiğinin tespitini talep etmiştir.
Mahkemece, duruşmanın 06.07.2015 günlü oturumunda tefhim edilen kısa karar ile ” davacının AŞ işyerinde 1997 yılbaşı-28.02.2001 arası ve .Tic AŞ iş yerinde 20.10.2004-24.04.2008 tarihleri arası geçen ve hizmet cetvelinde gösterilen sürelerin 0,25 ile çarpımı ile bulunacak hizmet süresinin itibari hizmet süresi olarak sayılmasına ,sigortalılığına eklenmesine,emeklilik işlemlerinde davalı kurumca dikkate alınmasına ” karar verilmiş ise de gerekçeli kararda ” davacının AŞ işyerinde 1992 yılbaşı-05.02.2001 arası ve .A.Ş. iş yerinde 15.03.2004-24.04.2008 tarihleri arası geçen ve hizmet cetvelinde gösterilen sürelerin prime esas ücret üzerinden gösterilen sürelerin 0,25 ile çarpımı ile bulunacak hizmet süresinin itibari hizmet süresi olarak sayılmasına ,sigortalılığına eklenmesine ,emeklilik işlemlerinde davalı kurumca dikkate alınmasına ” karar verildiği anlaşılmaktadır.
Hakimin son oturumda tutanağa yazdırıp tefhim ettiği karar, esas karar olup, sonradan yazılan gerekçeli kararın bu karara aykırı olmaması gerekir. Oysa kısa karar ile, gerekçeli kararın aykırı olduğu zaptın ve kararın incelenmesinden anlaşılmaktadır. Öte yandan konuyla ilgili 10.04.1992 günü ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca bu aykırılığın giderilmesi suretiyle gerçeğe ve hukuka uygun bir karar verilmesi gereği açıktır. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde, temyiz eden davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazların kabul edilmeli, hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itiraz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalılardan M.. T..’ne iadesine, 14/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.