Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/14268 E. 2016/7392 K. 26.04.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/14268
KARAR NO : 2016/7392
KARAR TARİHİ : 26.04.2016

MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde 01/08/2006-22/01/2013 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ve davalılardan Kurum vekillerince ve … tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, 01.08.2006-22.01.2013 tarihleri arasında davalı işyerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasanın 79. maddesi bu tip hizmet tesbiti  davaları için özel  bir  ispat yöntemi öngörmemiş  ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş  içtihadı gereğidir.  Bu tür davalarda  öncelikle  davacının  çalışmasına ilişkin belgelerin  işveren tarafından verilip  verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa  işyerinin gerçekten var olup olmadığı  kanun kapsamında  veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı  eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir  duyarlılıkla araştırılmalıdır.  Çalışma olusu her türlü delille ispat  edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş  tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan  seçilmesine özen gösterilmelidir.  Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu  hiçbir kuşku ve duraksamaya  yer vermeyecek şekilde  belirlenmelidir. Yargıtay  Hukuk Genel  Kurulunun  16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da  bu doğrultudadır.

Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı ve davalı tanık beyanlarının çelişkili olduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda; dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarındaki çelişki giderilmeden  fiili çalışmanın varlığı yöntemince araştırılmadan eksik inceleme ile  karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, davalı işyerine ait dava konusu dönemi kapsar dönem bordro tanıklarını ayrıntılı şekilde dinlemek ve gerektiğinde  Kurumdan sorulmak suretiyle veya zabıta araştırması ile tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenleri veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanların beyanlarına da başvurmak suretiyle davalı işyerinde tadilat olup olmadığı, olmuş ise hangi süre için davalı işyerinin kapalı olduğu, SGK denetmen rapor ve işyeri tespit tutanaklarında çalışan olarak kayıtlara geçenlerin de beyanlarına başvurularak davacının çalışmalarının yer ve zaman olarak somut olgular çerçevesinde açıklığa kavuşturularak davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip,sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde davalıların  bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılardan …’a iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden davacıya yükletilmesine, 26.04.2016 gününde oybirliğiyle  karar verildi.