Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/13948 E. 2015/16773 K. 17.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13948
KARAR NO : 2015/16773
KARAR TARİHİ : 17.09.2015

MAHKEMESİ : Almus Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 17/03/2015
NUMARASI : 2015/3-2015/47

Davacı, Kuruma eksik bildirilen 45 günlük hizmet süresinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, feragat nedeniyle reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, Kuruma eksik bildirilen 45 günlük hizmet süresinin tespiti talebine ilişkindir.
Mahkemece, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilerek, feri müdahil SGK lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT m.6 hükmü gereğince 750,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6552 sayılı Kanun’un 64.maddesi ile 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 7.maddesine eklenen fırka ile artık Sosyal Güvenlik Kurumu’nun, açılacak davalarda, davalı olarak taraf gösterilmesi zorunluluğu ortadan kaldırılmıştır.
Söz konusu fıkra; “Hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, dava Kuruma resen ihbar edilir. İhbar üzerine davaya davalı yanında ferî müdahil olarak katılan Kurum, yanında katıldığı taraf başvurmasa dâhi kanun yoluna başvurabilir. Kurum, yargılama sonucu verilecek kararı kesinleştikten sonra uygulamakla yükümlüdür.” şeklindedir.
Somut olayda davalı Kurumun müdahalesi, aslî müdahale değil, fer’î müdahale niteliğindedir. Fer’î müdahil; yanında katıldığı tarafın yararına olan iddia ve savunma vasıtalarını ileri sürebilir (HMK m. 68). Müdahilin yer aldığı asıl davada hüküm taraflar hakkında verilir. Başka bir ifade ile davada, müdahil yararına veya müdahil aleyhine hüküm verilemez. Bunun sonucu olarak, müdahil kendisini vekille temsil ettirmiş olsa bile, müdahil lehine vekalet ücretine hükmolunamaz. HMK m. 328’de yer alan düzenleme müdahale giderlerine ilişkin olup, kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücretini kapsamaz. Bu husus nazara alınmadan, fer’i müdahil Kurum yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu aykırılığı giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’ nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı, vekâlet ücreti yönünden düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın vekâlet ücretine ilişkin (3 nolu) hüküm fıkrası silinerek hükümden çıkartılmasına ve kararın düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 17.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.