Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/13530 E. 2015/22573 K. 15.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/13530
KARAR NO : 2015/22573
KARAR TARİHİ : 15.12.2015

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gebze 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/04/2015
NUMARASI : 2013/344-2015/284

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle 51.537,67 TL maddi ve manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılar vekillerince istenilmesi ve davalılardan A.Ş.vekilince de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/12/2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan A.Ş. vekili Avukat ve A.. A.. vekili Avukat geldiler. Karşı taraf ile ihbar olunan adına gelen olmadı. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü, ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava 19.10.2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 18,20 oranındaki sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece maddi tazminat isteminin kabulüne manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemenin maddi tazminatın belirlenmesi ile manevi tazminatın takdirine ilişkin değerlendirmesi yerindedir. Ancak faize ilişkin karada hata yapıldığı görülmektedir.
Taleple bağlı olarak karar verilmesi gerektiği HMK’nun 26. Maddesinin emredici kuralıdır. Davacının hüküm altına alınacak tazminatlara faiz işletilmesine ilişkin talebinin bulunmadığı 20.02.2012 günlü dava dilekçesinin incelenmesinden anlaşılmaktadır. Davacı maddi tazminat istemi bakımından dava dilekçesinde talep etmediği faizi 08.01.2015 günlü ıslahla birlikte istemiş ise de manevi tazminat bakımından faiz isteminin bulunmadığı tüm dosya kapsamından açıkça anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca davacı yararına takdir olunan manevi tazminata olay tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilerek talebi aşar biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
./..

Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının manevi tazminata ilişkin 2. Bendinde yazılı bulunan “20.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizleri ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin silinerek yerine;
“20.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,” rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, davalılar yararına takdir edilen 1.100.00TL duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine, 15.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.