Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/12381 E. 2015/17237 K. 30.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/12381
KARAR NO : 2015/17237
KARAR TARİHİ : 30.09.2015

MAHKEMESİ : Zonguldak 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 12/03/2015
NUMARASI : 2013/330-2015/181

Davacı, almakta olduğu kesen ve borç çıkaran kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ölüm aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığının yeniden bağlanması istemine lişkindir.
Dairemizin 06/05/2013 tarih ve 2012/2461-2013/8982 E.K. sayılı bozma ilamı üzerine; mahkemece, istemin kabulüne karar verilmiştir
Davanın yasal dayanağını oluşturan ve 1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 56. maddesinin son fıkrasında “ Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır” kuralı getirilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 24/05/1981 tarihinde evlendiği, 12/09/1988 tarihinde boşandığı, vefat eden babasından dolayı davacıya ölüm aylığı bağlandığı, davacının boşandığı eşyle birlikte yaşadığı konusunda Kuruma ihbarlar yapıldığı, 08/06/2009 tarihli kontrol memuru raporunda, beyanda bulunan Müftü Mahallesi muhtarı, davacının boşandığı eşiyle 8 ay öncesine kadar aynı adreste birlikte oturduklarını, boşandığı eşinin daha sonra adresini Çiğdemli Köyüne aldırdığını belirtiği, Kurum tarafından rapor dikkate alınarak davacıya bağlanan maaşın kesildiği ve Ekim/2008-Ağustos/2009 arası ödenen maaşların borç olarak çıkarıldığı, davacı tanıkları davacının ayrı yaşadığını, kontrol memuruna beyanda bulunan Müftü Mahallesi muhtarı mahkemedeki ifadesinde, davacının boşandığını bilmediğini, SGK görevlileri geldiğinde boşandığını öğrendiğini, o tarihe kadar davacıyı evli olarak bildiğini, SGK tutanağındaki beyanının doğru olduğunu, yine Çiğdemli Köyü muhtarı ise beyanında davacının boşandığını bilmediğini, ancak hali hazırda ayrı yaşadıklarını belirttikleri anlaşılmaktadır.
Somut olayda, SGK kontrol memurluğunca düzenlenen tutanağın aksi kanıtlanamamıştır. Ayrıca beyanda bulunan muhtar, tüm aşamalarda, davacının boşandığını bilmediğini, SGK görevlileri geldiğinde davacının boşandığını öğrendiğini, o tarihe kadar davacıyı evli olarak bildiğini belirttiği, dolayısıyla bozma sonrası yapılan araştırmada toplanan deliller, bozma öncesinde davacının aleyhine olan tutanak ve diğer delilleri ortadan kaldıracak nitelikte olmadığı bu nedenlerle davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.