Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2015/10827 E. 2016/3145 K. 29.02.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/10827
KARAR NO : 2016/3145
KARAR TARİHİ : 29.02.2016

Davacı, yetim aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine, aksi Kurum işleminin iptaline, ödenmeyen aylıkların faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, davacının muris baba üzerinden ölüm aylığı bağlanması tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 31/01/2006 tarihinde vefat eden eşi üzerinden 506 sayılı Kanun kapsamında ölüm aylığı bağlanan davacının 29/02/1980 tarihinde vefat eden babası üzerinden 04/07/2007 tarihli dilekçe ile ölüm aylığı bağlanması isteminde bulunduğu, Kurum’un 07/08/2007 tarih ve 575789 sayılı yazı cevabı ile davacının eşinden ve babasından dolayı ölüm aylığına hak kazandığı ancak yapılan hesaplamada aylık miktarı daha yüksek olan dosyadan dolayı tarafına ölüm aylığı ödendiği hususunun bildirildiği anlaşılmaktadır.
506 sayılı Yasa’nın 68/I-C-a maddesi aylık bağlanma koşulları yönünden, “evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocuklarına” aylık bağlanması olanağı öngörürken; aynı maddenin (VI) numaralı bendi, kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak “çalışma ve evlenme” halini kabul etmekteyken; 4958 sayılı Yasa’nın 06.08.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 35. maddesiyle, söz konusu (VI) numaralı bende “buralardan gelir veya aylık almaya” ibaresi eklenerek böylelikle “Sosyal Sigortadan, Emekli Sandıklarından aylık veya gelir almaya başlama” olgusu, hak sahibi kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak benimsenmiştir. 68. maddenin son cümlesi “evliliğinin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanan kimseye bu aylıklardan fazla olanı ödenir.” hükmünü içermektedir. Benzer düzenleme 5510 sayılı Kanunun 54. maddesinde de vardır.

Mahkemenin 506 sayılı Yasa’nın 68. (5510 sayılı Yasa’nın 54/5.) maddelerini göz ardı ederek davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurması isabetsiz olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.