Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/7757 E. 2014/17201 K. 11.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7757
KARAR NO : 2014/17201
KARAR TARİHİ : 11.09.2014

MAHKEMESİ : Ankara Batı İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2012/46-2013/504

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, iş kazası sonucu oluşan sürekli iş göremezlik nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, 63.971,00 TL maddi, 27.000,00 TL manevi tazminatın 25/08/2009 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamından davacının iş kazası sonucu %26 oranında sürekli iş göremezliğinin bulunduğu ve davacı sigortalının %25, davalının %75 oranında kusurlu oldukları anlaşılmaktadır.
Savunma hakkı Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmıştır. Buna göre herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı merciileri önünde iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Adil yargılanma hakkı hak arama özgürlüğünün uygulamaya yönelik uzantısı niteliğindedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 27. maddesi uyarınca “Davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Bu hak; yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini, içerir.” hükmünü düzenlemektedir.
Somut olayda, Mahkemece, 24/12/2013 tarihli duruşmaya davalı vekili katılmamış olmasına rağmen hata sonucu aynı duruşma tutanağında davalı vekilinden son beyanlarının sorularak tutanağa geçirilmesi savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğundan adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakkına aykırıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, sair yönlerin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.