Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/7417 E. 2014/9089 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7417
KARAR NO : 2014/9089
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

MAHKEMESİ : Diyarbakır 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2014
NUMARASI : 2013/561-2014/31

Davacı, davalı Kurum tarafından gönderilen ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici nedenlere göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine; davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,
2-Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesinde ödeme emrine karşı dava açma süresi 7 gün ile sınırlandırmıştır. İtiraz davası için öngörülen 7 günlük sürenin hak düşürücü nitelikte olduğu konusunda kuşku bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.4.2001 gün ve 2002/21-201-297 ve 24.3.2004 gün ve 2004/10164-170 sayılı Kararları).
Ödeme emrinin iptaline yönelik dava “menfi tespit” niteliğinde olup, maddede belirtilen; “böyle bir borcu olmadığı”, “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” yönündeki iddialar dışında yeni ve ayrı bir itiraz nedeni ileri sürülemeyecektir. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir düzenlemeye 6183 sayılı Kanunda yer verilmemiş olması karşısında, 7 günlük hak düşürücü süreyi geçiren borçlunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit davası açma olanağı bulunmamaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.10.2007 gün ve 2007/21-623- 717 ve 26.04.2006 gün ve 2006/21-198-249 sayılı Kararları).
Somut olayda, davacının iptalini talep ettiği 2012/14641 takip sayılı ödeme emrinin yetkili N. Ö. isimli kişiye 20.11.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Dava ise 14.12.2012 tarihinde açılmıştır. Mahkemece 20.11.2012 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrinden itibaren, 7 günlük süre içerisinde davanın açıldığı kabul edilerek işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmiştir. Dava, 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından, ödeme emrinin tebliği ile birlikte Kurum alacağı kesinleşir.
Yapılacak iş, 6183 sayılı Kanun’un 58. maddesi gereği, 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.