Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/7383 E. 2014/23577 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7383
KARAR NO : 2014/23577
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Tavşanlı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 10/06/2013
NUMARASI : 2011/300-2013/1034

Davacılar, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacılar ile davalılardan T.. T.. ve F.. A.. vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere, temyizin kapsamına ve temyiz nedenlerine göre temyiz eden davalıların tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava; 06.11.2004 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davalılardan M.. A.., E.. T.., E.. B..’a yönelik davanın zaman aşımı nedeniyle, davalı O.. Elektrik Dağıtım AŞ’ne yönelik davanın kusur bulunmadığından reddine, maddi tazminat istemlerinin kabulü, manevi tazminat istemlerinin ise kısmen kabulü ile davalılar T.. T.., F.. A.. ve M.S İnş. Elk. Taah. Tic. Ltd. Şti.’den tahsiline karar verilmiş ve bu karar davacılar ile ile aleyhine hüküm kurulan davalılardan T.. T.. ile F.. A.. vekillerince temyiz edilmiştir.
Yerel Mahkemenin maddi tazminatın belirlenmesi ile manevi tazminatın takdirine ve bir kısım davalılara yönelik davanın zaman aşımı nedeniyle reddine ilişkin kararı isabetlidir. Ne var ki davalı O.. Elektrik Dağıtım AŞ’ne yönelik davanın reddi hatalı olmuştur.
Davalı O.. Elektrik Dağıtım AŞ’nin kusurun bulunmaması nedeniyle anılan davalıya yönelik davanın reddedildiği görülmektedir.
Davacılar murisinin olay tarihinde O..i Elektrik Dağıtım AŞ çalışanı olmadığı ve anılan davalının ölümle sonuçlanan iş kazasında kusurun bulunmadığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, iş kazası nedeniyle oluşan zararından, anılan davalının 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 179.maddesi uyarınca sorumluluğu bulunup bulunmadığı giderek kusuru bulunmasa bile tazminattan sorumlu olup olmayacağına noktasında toplanmaktadır.
Gerçekten iş kazasının meydana geldiği tarihte işletmenin davalı T.. T.. tarafından işletilmekte iken 24.07.2006 tarihli sözleşme ile Afyon, Bilecik, Eskişehir, Kütahya, Uşak illerindeki elektrik dağıtım işinde işletme hakkının davalı O.. Elektrik Dağıtım AŞ’ne devir edildiği dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin nitelendirilmesi hakime ait olup, davalılar arasındaki ilişkinin ticari işletme devri niteliğinde bulunduğu ortadadır. Davalılar T.. T.. ve O.. EDAŞ iktisadi devlet teşekkülleri olup, iktisadi devlet teşekküllerinin taraf olduğu devir, dönüşüm ve benzeri intikal hallerinde Borçlar Kanunu’nun 179-180. maddeleri hükmünün uygulanması yargı kararları ve öğretide benimsenmiştir. Mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun (BK) “Malvarlığının veya işletmenin devralınması” başlıklı 179.maddesi; “Bir mameleki veya bir işletmeyi aktif ve pasifleriyle birlikte devralan kimse, bunu alacaklılara ihbar veya gazetelerde ilan ettiği tarihten itibaren onlara karşı mamelekin veya işletmenin borçlarından mesul olur; şu kadar ki, iki yıl müddetle evvelki borçlu dahi yenisiyle birlikte müteselsilen mesul kalır; bu müddet muaccel borçlar için ihbar veya ilan tarihinden ve daha sonra muaccel olacak borçlar için de muacceliyet tarihinden itibaren işlemeye başlar. Borçların bu suretle naklinin hükümleri, tek bir borcun nakli akdinden doğan hükümlerin aynıdır.” düzenlemesini içermektedir.
Bu maddenin içinde; “müteselsil bir borç” ilişkisi vardır. Devir alan şirket, devir eden şirketin borçlarından ötürü sorumlu olduğu gibi, iki yıl müddetle evvelki borçlu (devreden) dahi, yenisi (devralan) ile birlikte müteselsilen sorumlu olur. Borçlar Kanunu’nun müteselsil borçlara ilişkin 141. maddesine göre, teselsülün kanun hükmünden doğduğu hallerde, kamu düzeni söz konusu olacağından tarafların iradeleriyle teselsülün ortadan kaldırılması hükümsüzdür. Bu nedenle söz konusu müteselsil borç kanun hükmünden (BK m. 179’dan) doğduğundan, teselsülden kaynaklanan sorumluluğun dışlanması geçersizdir ve hukuki sonuç doğurmaz.
Bu durum karşısında iktisadi devlet teşekküllerinin taraf olduğu devir, birleştirme ve diğer intikal hallerinde, BK’nun 179-180.maddeleri hükmü uyarınca “devre konu pasifler yönünden” sorumluluk doğacağından kuşku ve duraksama etmemek gerekir. Borçlar Kanunu’nun 179-180.madde hükümleri buyurucu nitelikte olduğundan, sorumluluk kaydı, sözleşme, devir statüsü veya idari bir tasarrufla hiçbir şekilde etkisiz ve uygulama dışı bırakılamaz. Bunun tamamen etkisiz bırakılması veya sınırlandırılması, ancak bir kanunla mümkündür.
Burada belirtilen sorumluluğun zamanı, devir anıdır. Devrin fiilen gerçekleştiği tarihte doğmuş ve nedeni vücut bulmuş borçlar, bu sorumluluğun kapsamında kalmaktadır. İşletmenin devirden önceki borcunun naklinin alacaklıya karşı hüküm ifade etmesi, kural olarak, BK. 173 ve 174.maddeleri gereğince alacaklının onamına bağlı ise de, 179.madde bu kurala bir istisna getirmiş, alacaklının rızasına gerek görülmeksizin borcun devir alana intikal ettiği kabul edilmiştir. Hal böyle olunca davalı O.. Elektrik Dağıtım AŞ’nin kusuru bulunmasa da devir aldığı işletmenin borçlarından sorumlu bulunduğunun kabulü gerekirken anılan davalıya yönelik davanın kusuru bulunmadığından bahisle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Mahkemece, belirtilen maddi ve hukuksal olgular dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden T.. T.. ile F.. A..’a yükletilmesine, 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.