Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/7041 E. 2014/10194 K. 08.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7041
KARAR NO : 2014/10194
KARAR TARİHİ : 08.05.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 24. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2013/219-2014/15

Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 03/06/1985 olduğunun tespitiyle 01/11/2008 tarihinden itibaren ödenmeyen emekli aylıklarının yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
Dava, davacının 03.06.1985 tarihinin sigorta başlangıcı olarak tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Dairemizce verilen, 31/03/2011 tarih ve 2010/2658 Esas, 2011/2999 Karar sayılı bozma kararına mahkemece uyulduğu halde bozma kararının gereğinin yerine getirilmediği görülmektedir.
Somut olayda, davacı adına M.K. adlı işyerinden 03.06.1985 tarihinde işe başladığına dair bildirgenin süresinde Kuruma verildiği, ancak hizmet bildiriminde bulunulmadığı, işe giriş bildirgesinde bulunan imza ve fotoğrafın davacıya ait olduğu, bozma ilamı sonrasında komşu işyeri tanığı araştırılması yapıldığı ve mahkeme huzurunda alınan beyanlarında davacıyı tanımadıklarını beyan ettikleri, ancak komşu işyerleri tanıklarının tutanaktan ve beyanlarından anlaşılacağı üzere 1985 yılından sonra işyerine komşu oldukları, dolayısıyla davacıyı tanımamalarının hayatın olağan akışına uygun olduğu ve dinlenen bordro tanığı F.. K..’un 2001 yılında çalışmaya başlaması nedeniyle davacının çalışmasına dair bilgisinin olmamasının doğal olduğu görülmektedir. Şu halde, davacının talebine dair yeterli ve gerekli bir araştırmayla hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlenmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Yapılacak iş, dosyada bulunan dönem bordrolarından uyuşmazlık konusu dönemi kapsayacak şekilde bordro tanıklarını resen tespit edip dinlemek davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği nazara alınıp araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.