Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/6677 E. 2014/8708 K. 24.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6677
KARAR NO : 2014/8708
KARAR TARİHİ : 24.04.2014

MAHKEMESİ : Ankara 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/01/2014
NUMARASI : 2013/1584-2014/42

Davacı, Türk vatandaşı iken yurtdışındaki çalışma sürelerini 3201 sayılı Yasaya göre borçlanma hakkı bulunduğu, sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği tarihten sonraki tarih olduğuna, borçlanma işleminin 5510 sayılı Yasanın 4/1-a madde kapsamında değerlendirilmesine, borçlanma talebinin talep tarihindeki prim ödeme tutarı üzerinden geçerliliğine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2) Dava, davacının 14.05.1981 tarihinden itibaren Türk vatandaşlığından izinle çıktığı tarihe kadar Türk vatandaşı iken yurt dışında geçen çalışma ve ev hanımlığı sürelerini 5510 sayılı Kanun’un 4/1-(a) bendi kapsamında 3201 Sayılı Yasa’ya göre borçlanma hakkı bulunduğunun, borçlanma bedelinin talep tarihine göre belirlenmesi gerektiğinin, sigortalılık başlangıç tarihinin (18 yaşını ikmal ettiği tarihten sonraki ilk kayıt tarihi), davacının ne zaman ve hangi prim miktarı üzerinden emekli olabileceğinin tespiti ile Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile davacının yurt dışında Türk vatandaşlığında geçen borçlanmaya esas sürelerini (çalışma ve ev hanımlığı) borçlanmaya hakkı olduğunun ve sigorta başlangıç tarihinin 01/10/1981 olarak tespiti ile fazlaya ilişkin istemin reddine, davacının Türkiye’de SSK’ya tabi çalışması bulunduğundan borçlanma işleminin 5510 Sayılı Yasanın 4/1-(a) bendi kapsamında yapılması gerektiği ve borçlanma bedelinin başvuru tarihinde uygulanan asgari prim miktarı üzerinden belirlenmesi gerektiğinin tespiti ile aksine kurum işleminin iptaline, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
5510 sayılı Kanun’un 38.maddesine göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında dikkate alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı; sigortalının, 5417, 6900, 506, 1479, 2925, 2926, 5434 sayılı Kanunlar ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki sandıklara veya 5510 sayılı Kanuna tâbi olarak malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olarak ilk defa kapsama girdiği tarih olarak kabul edilir. Uluslararası sosyal güvenlik sözleşmeleri hükümleri saklıdır.
Bu Kanunun uygulanmasında 18 yaşından önce malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tâbi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Bu tarihten önceki süreler için ödenen malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir.
3201 sayılı Kanun’un 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun ile değişik 5.maddesinin son fıkrasında “Sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış ülkelerdeki hizmetlerini, bu Kanuna göre borçlananların, sözleşme yapılan ülkede ilk defa çalışmaya başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak dikkate alınmaz.” hükmü bulunmakta ise de 02.11.1984 tarihinde imzalanan ve 05.12.1984 tarihli 3241 sayılı Kanunla onaylanıp 01.04.1987 tarihinde yürürlüğe giren ve Anayasa’nın 90.maddesi uyarınca yöntemine göre yürürlüğe girmiş uluslararası sözleşme olarak 3201 sayılı Kanunun 5.maddesinden önce uygulanma önceliğine sahip bulunan 30 Nisan 1964 tarihli Türk Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesine Ek Sözleşmenin 29.maddesinin 4.bendi hükmü uyarınca yurtdışında ilk defa çalışmaya başlanlan tarihin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi gerekmektedir.
Türk vatandaşlarının yurt dışında sigortalılığa tabi oldukları ilk tarihin ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilebilmesi için sigortalılığın fiili (eylemli) çalışmaya dayanması gerekir.
Yurtdışında iken fiili (eylemli) çalışması bulunmadığı halde o ülkenin sosyal güvenlik mevzuatına göre yardım niteliğinde ödeme yapılan dönemlerin, çalışmaya dayalı olmayan sigorta kapsamındaki sürelerin ve ev hanımı olarak geçen sürelerin Türk Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesininn 29.maddesinin 4.bendi anlamında yurtdışında geçen çalışma olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığından ülkemizde sigortalılık başlangıç tarihi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Somut olayda, davacının Almanya’da fiili çalışmasının bulunmadığı anlaşılmakla sigortalılık başlangıç tarihi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı biçimde bu istemin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.