Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/5577 E. 2014/24531 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5577
KARAR NO : 2014/24531
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 18. İş Mahkemesi
TARİHİ : 23/01/2014
NUMARASI : 2012/398-2014/49

Davacı, sigorta başlangıcının 01/09/1991 tarihi olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 1.6.1991 olarak tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, istek tanık sözlerine dayanılarak hüküm altına alınmıştır.
Oysa, ifadeleri hükme dayanak alınan tanıklar davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlarına geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanları veya işyeri sahipleri de değildir. Bu bakımdan tanık sözleri çalışma olgusu yönünden somut olgulara dayanmamakta soyut düzeyde kalmaktadır. Giderek, tanık sözlerinin inandırıcı güç ve nitelikte olduğu söylenemez. Öte yandan tespiti istenilen süreler çok öncelere ilişkin bulunduğundan tanıkların bu sürelerle ilgili bilgileri bu güne değin eksiksiz olarak hafızalarında korumaları da hayatın olağan akışına ve yaşam deneyimlerine uygun düşmez.
Somut olayda; davacıya ait 1.6.1991 tarihli işe giriş bildirgesinin dönem bordrosu verilmediğinden davalı Kurumca kabul edilmediği, işyerinin 1.6.1991-1.11.1993 tarihleri arasında Yasa kapsamında olduğu ancak işyerinin 2009 yılında faaliyetine son verdiği, nizalı döneme ilişkin bordroların bulunmadığı, sonrasına ilişkin ise araştırmanın yapılmadığı, dinlenin tanığın hizmet cetveli alınmadığından davalı işyeri çalışanı olup olmadığının tespit edilemediği ve tanık beyanına göre işyerinde teftiş yapıldığı ve kendilerinin sigortasız çalıştırıldığının tespit edildiğinin belirtilmesine rağmen işyerine ait müfettiş kayıtları getirtilmeksizin sonuca gidildiği anlaşılmıştır.
Yapılacak iş, davanın nitelikçe kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde tutularak, işyerine ait dönem bordroları getirilerek sonraki dönemlerde kayıtlara geçen kişiler dinlenmeli ve mahkemece dinlenen tanığı hizmet cetveli getirtilerek işyeri çalışanı olup olmadığı tespit edilmeli ya da komşu işverenlerin bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarını, yoksa işyeri sahiplerini tespit edip beyanlarına başvurmak ve işyerine ait müfettiş kayıtlarının bulunup bulunmadığı sorulup, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Hukuk Genel Kurulu’nun 16.6.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün ve 1999/21-549-555, 5.2.2003 gün 2004/21-35-64 E.ve K. 15.10.2003 gün ve 2003/21-634-572 E. ve K. sayılı kararları da aynı yöndedir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,20/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.