Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/5464 E. 2014/10518 K. 12.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5464
KARAR NO : 2014/10518
KARAR TARİHİ : 12.05.2014

MAHKEMESİ : Adana 5. İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/01/2014
NUMARASI : 2013/604-2014/87

Davacı, ölüm aylığının iptaline ilişkin Kurum işleminin iptaline, kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının ölüm aylığını iptal eden Kurum işleminin iptali ile ölüm aylığının yeniden bağlanması istemine lişkindir.
Dairemizin 06/05/2013 tarih ve 2012/2649-8985 E.K. sayılı bozma ilamı üzerine;
Mahkemece, davanın kabulüne, davacının ölüm aylığını kesen Kurum işleminin iptali ile kesilen ölüm aylığının 26/10/2008 tarihinden itibaren yeniden bağlanmasına ve ödenmeyen aylıklarında 26/10/2009 (dava tarihi) tarihinden itibaren yasal faizle davacıya ödenmesine karar verilmiştir
Davanın yasal dayanağını oluşturan ve 1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasa’nın 56. maddesinin son fıkrasında “ Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96 ncı madde hükümlerine göre geri alınır” kuralı getirilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 22/08/1988 tarihinde evlendiği, 09/01/2002 tarihinde boşandığı, vefat eden babasından dolayı davacıya ölüm aylığı bağlandığı, davacının boşandığı eşyle birlikte yaşadığı konusunda Kuruma ihbarlar yapıldığı, 11/06/2009 tarihli kontrol memuru raporunda, beyanda bulunan muhtar vekili, davacının boşandığı eşiyle muhtarlık kayıtlarında aynı adreste oturduklarını belirtiği, nüfus kayıt adres sisteminde 2009/8. aya kadar aynı adreste oldukları ve bu tarihten itibaren davacının adresini Osmaniye/Bahçe ilçesine aldırdığı, Kurum tarafından rapor dikkate alınarak davacıya bağlanan maaşın kesildiği ve Ekim/2008-Temmuz/2009 arası ödenen maaşların borç olarak çıkarıldığı,Temmuz/2010 tarihli kolluk tutanağında davacının 1,5 yıl kadar önce Osmaniye ili Bahçe ilçesine taşındığının belirtildiği, Bahçe ilçesi kolluk görevlilerince yapılan araştırmada davacının 18/08/2009 tarihinde Adana’dan Bahçe İlçesine adresini naklettirdiği, adına kayıtlı su aboneliğinde 2004 yılında yapıldığı ancak 2009 yılına kadar tek bir fatura ödemesinin bulunduğu, Adana’da adına kayıtlı olan telefon numarasını Kasım/2011 tarihinde iptal ettirdiği, davacı tanıkları davacının ayrı yaşadığını, kontrol memuruna beyanda bulunan muhtar vekili mahkemedeki ifadesinde, davacıyı tanıdığını, tutanak tarihinde boşandığı eşiyle birlikte oturduğunu, eşinden duyduğu kadarıyla barıştırmak istendiğini ancak barıştırma olayının gerçekleşmediğini belirttiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, kontrol memurunca yapılan tespit tarihi itibariyle adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde, davacının boşandığı eşiyle aynı adreste oturduğu, beyanda bulunan muhtar vekili aynı adreste birlikte oturduklarını belirttiği, Bahçe İlçesine adresini Kurumca yapılan tespitten sonra naklettirdiği, dolayısıyla bozma sonrası yapılan araştırmada toplanan deliller, bozma öncesinde davacının aleyhine olan tutanak ve diğer delilleri ortadan kaldıracak nitelikte olmadığı bu nedenlerle davanın reddi yerine yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 12/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.