Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/480 E. 2014/3221 K. 25.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/480
KARAR NO : 2014/3221
KARAR TARİHİ : 25.02.2014

MAHKEMESİ : Mersin 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2013/333-2013/621

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R
Dava; davacının davalı işyerinde 01.05.1999 – 01.06.2004 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının 05.12.2001 – 03.04.2003 ve 02.01.2004 – 31.03.2004 dönemlerinde davalı …. Kum Çakıl Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nde, 04.04.2003 – 31.12.2003 döneminde ise davalı A…Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nde yasal brüt asgari ücret karşılığında sürekli olarak çalıştığının tespitine, Kurum’a bildirilen sürelerin dışlanmasına, davacının fazlaya ilişkin hizmet tespiti talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işyerinde kepçe operatörü olarak çalıştığını beyan eden davacı adına davalı A… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden 04.04.2003 tarihli, davalı U.. Kum Çakıl Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nden ise 02.01.2004 tarihli işe giriş bildirgeleri verildiği, davacının 04.04.2003 – 30.12.2003 tarihleri arasında davalı A.. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nde geçen çalışmalarının ve 02.01.2004 – 06.03.2004 tarihleri arasında da davalı U.. Kum Çakıl Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nde geçen çalışmalarının davalı Kurum’a bildirildiği, davalı U.. Kum Çakıl Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait dönem bordrolarının ve 2004/1-5. aylar arası ücret bordrolarının dosya arasına alındığı, ancak davalı A.. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait bordroların dosya arasında bulunmadığı, bordro tanıklarının dinlenilmediği, davalı A… Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin 01.022005 tarihinde, U..Kum Çakıl Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin ise 24.12.2001 tarihinde 506 sayılı Yasa kapsamına alındıkları, her iki şirketin işveren olarak gösterildiği ve davacı ile imzalanan ibranamede davacının; 04.04.2003 – 06.03.2004 tarihleri arasında çalıştığını ve tüm haklarını aldığına dair imza attığı anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık; somut olayda fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda, mahkemece yapılan inceleme ve araştırmanın hükme yeterli bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
506 sayılı Yasanın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespit davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması salt bu nedene dayalı istemin reddine neden olmaz. Somut bilgilere dayanması koşuluyla, bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen veya bilmesi gereken komşu işyerleri kayıtlı çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen kimi diğer kanıtlarla dahi sonuca gitmek mümkündür. Kamu düzenine dayalı bu tür davalarda hakim, görevi gereği doğrudan soruşturmayı genişleterek sigortalılık koşullarının oluşup oluşmadığını belirlemelidir. Bu yön Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527,30.6.1999 gün 1999/21-549-555,5.2.2003 gün 2003/21-35-64,15.10.2003 gün 2003/21-634-572,3.11.2004 gün 2004/21-480-579 ve 10.11.2004 gün 2004/21-629 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır.
Somut olayda; davalı A.. Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne ait bordrolar dosya arasına alınmadan, her iki şirketin bordrolarında çalışmaları bildirilen bordro tanıkları re’sen tespit edilerek dinlenilmeden ve davacının talep ettiği dönemlerde, davalı şirketlerin ihale aldıkları belediye çalışanları ile aynı şekilde ihale alan diğer işyeri çalışanları tespit edilerek dinlenilmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalılara A.. Ş.. ve U.. Ş..’ye iadesine
25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.