Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/4624 E. 2014/25406 K. 27.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4624
KARAR NO : 2014/25406
KARAR TARİHİ : 27.11.2014

MAHKEMESİ : Ankara 17. İş Mahkemesi
TARİHİ : 11/12/2013
NUMARASI : 2012/721-2013/693

Davacı, Alman .. Sigortasına giriş tarihinin Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabulüne, 4447 ve 4759 sayılı yasaların belirlediği kademeli geçiş şartlarına göre Türkiye’de emeklilik hakkı bulunduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacı vekili ve davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 12.04.1988-30.10.2004 tarihleri arası Türk vatandaşıyken geçen Almanya çalışmalarını borçlanabileceğinin, Alman… sigortasına giriş tarihinin Türk sigortasına giriş tarihi olarak kabulünün, 4447 ve 4759 sayılı yasaların belirlediği kademeli geçiş şartlarına göre Türkiye’de yaşlılıkdan ve 5510 sayılı yasanın 28/5 maddesine göre emeklilik hakkı bulunduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Yerel mahkemece, davanın kabulü ile davacının 12.04.1988-30.10.2004 tarihleri arasında Türk vatandaşıyken yurt dışında Almanya’da geçen çalışmalardan hizmet sürelerinin tamamını veya dilediği kadar kısmını borçlanabileceğinin tespitine, Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesi uyarınca davacının Alman .. sigortasına ilk defa tabi olduğu 12.04.1988 tarihinin Türkiye sigorta hizmet başlangıcı olduğunun tespitine, buna göre davacının 506 sayılı yasa geçici 81/B-g maddesinde belirtilen koşulların birlikte yerine getirilmesi halinde tam yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanacağı, aynı yasa 81/C-ba maddesi gereği 15 yıl, 56 yaş, 3006 gün prim ödeme koşullarının birlikte yerine getirilmesi halinde kısmi yaşlılık aylığı bağlanmasına hak kazanacağının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının Türkiye’de 5510 sayılı yasanını 4/1-a maddesi kapsamında 19/10/2012-22/10/2012 arasında 4 gün sigortalılığının bulunduğu, Almanya’da 12/04/1988-31/03/2010 tarihleri arasında sigortalı olduğu, davacının 07/11/2012 tarihli dilekçesi ile 12/04/1988-30/10/2002 tarihleri arasında yurtdışında geçen çalışma süreleri ile boşta geçen sürelerini borçlanma talebinde bulunduğu, Kurum tarafından verilen 08/11/2012 tarihli cevapta 07/05/2004 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybettiği anlaşıldığından borçlanma talebine bir işlem yapılamayacağının bildirildiği, davacının 06/03/1970 doğumlu olup Türk vatandaşlığından 24/02/2003 tarihli karar ile izinle çıktığı ve çıkma belgesini teslim aldığı 07/05/2004 tarihinde Türk vatandaşlığını kaybettiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, davacının Türk vatandaşıyken yurt dışında Almanya’da geçen çalışmalardan hizmet sürelerinin tamamını veya dilediği kadar kısmını borçlanabileceğinin ve Türk-Alman Sosyal Güvenlik Sözleşmesi uyarınca davacının Alman .. sigortasına ilk defa tabi olduğu 12.04.1988 tarihinin Türkiye sigorta hizmet başlangıcı olduğunun kabul edilmesi doğru ise de Türk vatandaşlığından çıktığı tarihin 07/05/2004 olduğu gözetilmeden 12.04.1988-30.10.2004 tarihleri arasındaki süreyi borçlanabileceğinin kabul edilmesi ve davacının 5510 sayılı yasanın 28/5 maddesine göre emeklilik hakkı bulunduğunun tespitine yönelik talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi hatalı olmuştur. Ayrıca davacının Kuruma yaptığı bir tahsis başvurusu bulunmadığı gibi Kurumun da yaşlılık aylığı bağlanması hususunda henüz çıkarmış olduğu bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davacının ilk olarak 3201 sayılı yasa kapsamında yaptığı yurtdışı borçlanmasını tamamlaması gerekmektedir.
Yukarıda yer alan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, Kurumun yaşlılık aylığı bağlanması hususunda henüz bir ihtilaf çıkarmadığı ve ihtilaf bulunmayan bir konuda dava açmakta davacının hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek 6100 sayılı HMK’nın 114/1-(h) bendi gereğince istemin hukuki yarar yokluğundan HMK’nın 115. maddesine göre usulden reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı biçimde kabulüne karar verilmesi, davacının Türk vatandaşlığından çıktığı tarihin 07/05/2004 olduğu gözetilmeden 12.04.1988-30.10.2004 tarihleri arasındaki süreyi borçlanabileceğinin kabul edilmesi ve davacının 5510 sayılı yasanın 28/5 maddesine göre emeklilik hakkı bulunduğunun tespitine yönelik talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 27/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.