Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/4584 E. 2014/11331 K. 26.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4584
KARAR NO : 2014/11331
KARAR TARİHİ : 26.05.2014

MAHKEMESİ : İskenderun 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2013/47-2013/96

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine.
2-Dava, 30.03.2007 tarihindeki iş kazasında yaralanarak %100 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kalan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemlerine ilişkindir.
Mahkemece, 363.650,21TL maddi-10.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 30.03.2007 tarihindeki zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası olduğu, kaza nedeniyle davacının %100 oranında malul kaldığı, kazanın oluşumunda %60 oranında davalı işverenin, %40 oranında ise kazalının kusurlu bulunduğu, davacının yaralanması nedeniyle yardıma muhtaç halde olduğu ve hükme esas alınan hesap raporunun yardıma muhtaç olan davacının bakıcılık gideri ile birlikte değerlendirildiği anlaşılmıştır.
Türk Borçlar Kanunu Madde 55- “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen Sosyal Güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.”hükmünü düzenlemiştir.
B.K’nun 55. maddesinde yasaklanmış olan husus sigortalının iş gücü kaybından kaynaklanan maddi zararının hesaplanması sırasında tazminatın hakkaniyet düşüncesi ile indirilemeyeceğine ilişkindir. Yani sigortalı kazalının bedensel zararlarını oluşturan geçmiş ve gelecek devre zararı ile pasif devre zararının hesaplanması sonucunda ortaya çıkan tazminat miktarı ne olursa olsun B.K.55. Maddesindeki yasal engele göre hesap edilecek tazminattan hakkaniyet düşüncesi ile indirim yapılması olanağı bulunmamaktadır. Buna karşılık yardıma muhtaç haldeki sigortalının bakıcılık masrafının davacının bedensel zararlarını oluşturan ve miktarı dikkate alınarak kendisinden hakkaniyet düşüncesi ile indirim yapılamayacak zararlar içinde (iş gücünün yitirilmesinden kaynaklanan zararlardan) düşünülmesi imkanı yoktur. Bu kapsamda dikkat edilmesi gereken husus kaza nedeniyle malul duruma düşen sigortalı için sağlıklı bir insan için geçerli olan PMF yaşam tablosu esas alınarak bakiye ömrünün sonuna kadar bakıcılık giderinin hesaplanmasında ortaya çıkan haksızlık durumudur. Zira kazalı işçinin sağlıklı bir insan ile aynı bakiye ömrü taşıdığının kabulü gerçeğe uygun bir kabul değildir. Bu durumda bakıcılık ücreti yönünden hesaplamanın PMF yaşan tablosundaki bakiye ömür kadar yapılması gerekmekle birlikte hesaplanan bu tazminatın (bakıcılık giderinin) B.K’nun 51 maddesine göre belirlenmesinde yukarıda açıklanan haksızlık durumunun dikkate alınarak hesaplanan bakıcılık ücretinden bir miktar indirim yapılması yine hakkaniyet gereği gözetilmesi gereken bir durumdur.
Tüm bu açıklamalardan sonra somut olayda; sigortalının hesaplanan bakıcılık ücreti yönünden ayrıntısı yukarıdaki açıklanan hususların gözetilmeyerek hesap olunan bakıcılık ücretinden hakkaniyet gereği bir miktar indirim yapılarak bakıcılık giderinin belirlenmemesi hatalı olmuştur.
O halde, davalı şirket vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine 26/05/2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.