YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4582
KARAR NO : 2014/6631
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
MAHKEMESİ : Edremit 1. Asliye Hukuk İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/12/2013
NUMARASI : 2013/204-2013/460
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ile davalılardan A.. G.. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi S. K. G. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
1-Dava, iş sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada davalı Ö.E. Denitim A.Ş. yönünden davanın reddine, davalı A.. G.. yönünden kısmen kabulü ile, davacının % 7.2 sürekli iş göremezliği nedeniyle tedavi gideri alacağı olan 3.046,72 TL’nin kaza tarihi olan 25.12.2004 tarihinden itibaren işyelecek yasal faizi ile davalıdan tahzili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden; dava dilekçesi ile 25.12.2004 tarihli iş kazası nedeniyle 1.000,00 TL maddi ve 1.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, davacı vekilince sunulan 16.11.2007 tarihli açıklama dilekçesi ile davacı sigortalının maddi kayıplarının tedavi masrafı 1.541,75 TL, iş gücü kaybı nedeniyle 5.028,00 TL, estetik cerrahi masrafı 4.750,00 TL, yol masrafı 500,00 TL olmak üzere toplam 11.792,75 TL olduğunun belirtildiği, aynı zamanda 4.000,00 TL tedavi masrafının davalı işveren tarafından ödendiğinin kabul edildiği, davacı vekilince sunulan 16.06.2008 tarihli açıklama dilekçesi ile maddi tazminat taleplerinin tedavi olduğu döneme ilişkin giderler toplamının 500 TL ve iki adet fiş tutarı 600 TL tedavi masrafı olduğunun ayrıca 16.11.2007 tarihli dilekçede belirtildiği gibi davacının maddi kayıplarının çok olduğunun belirtildiği, yine davacı vekilince sunulan 23.03.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile iyileşme süresi zararı 1.043,94 TL, meslekte güç kayıp oranı zararı 23.552,65 TL ve manevi tazminat olarak 1.000,00 TL nin davalılardan tahsiline karar verilmesinin talep edildiği, tedavi giderinin hesaplanmasına yönelik 28.11.2011 tarihli bilirkişi raporunda davalı A.. G..’nün kusuruna isabet eden tedavi giderinin 3.046,72 TL olduğunun belitildiği, Dairemizin 11.03.2013 tarihli maddi tazminat talebinin kabulüne ilişkin kararın sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zararların giderilmesine mi, yoksa tedavi gideri harcamalarına mı yönelik olduğu hususunda gerekçe ile hüküm fıkrası arasındaki çelişkinin giderilmesine yönelik bozma ilamı sonucunda, 17.12.2013 tarihli hüküm ile maddi tazminata dair kabulün tedavi gideri harcamalarına yönelik olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
İş kazası nedeniyle hükmedilecek maddi ve manevi tazminatın miktarını doğrudan etkilemesi nedeniyle, işçide oluşan meslekte güç kayıp oranının hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeksizin kesin olarak saptanması gerekir.
Bu yönüyle davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 95. maddesidir. Anılan maddeye göre “Bu Kanun gereğince, yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, çalışma gücü kaybı, geçici iş göremezlik ödeneklerinin verilmesine ilişkin raporlar ile iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücü veya çalışma gücü kaybına esas teşkil edecek sağlık kurulu raporlarının usûl ve esaslarını, bu raporları vermeye yetkili sağlık hizmeti sunucularının sahip olması gereken kriterleri belirlemeye, usûlüne uygun olmayan sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeleri düzenleyen sağlık hizmet sunucusuna iade edecek belirlenen bilgileri içerecek şekilde yeniden düzenlenmesini istemeye Kurum yetkilidir. Usûlüne uygun sağlık kurulu raporu ve dayanağı tıbbî belgeler ile gerekli diğer belgelerin incelenmesiyle; yurt dışında tedavi için yapılacak sevklere, vazife malullük derecesini, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu tespit edilen meslekte kazanma gücünün kaybına veya meslekte kazanma gücünün kaybı derecelerine ilişkin usûlüne uygun düzenlenmiş sağlık kurulu raporları ve diğer belgelere istinaden Kurumca verilen karara ilgililerin itirazı halinde, durum Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunca karara bağlanır.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar, Sağlık Bakanlığı ile Kurumun birlikte çıkaracağı yönetmelikle düzenlenir.
Bu yasal düzenleme gereğince düzenlenen Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşleri Yönetmeliğinin Geçici 1. maddesinde; bu Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışma gücü kaybı, iş kazası, meslek hastalığı, vazife malullüğü, harp malullüğü sonucu meslekte kazanma gücü kaybı ile erken yaşlanma durumlarının tespiti talebinde bulunan sigortalılar ve hak sahipleri için, yürürlükten kaldırılan ilgili sosyal güvenlik mevzuatının 5510 sayılı Yasaya aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı, 5. maddesinde sigortalı ve hak sahiplerinin çalışma gücü oranlarının a) Sağlık Bakanlığı eğitim ve araştırma hastaneleri, b) Devlet Üniversitesi, c) Türk Silahli Kuvvetlerine bağlı asker hastaneleri, ç) sigortalıların ikamet ettikleri illerde (a), (b), (c) bentlerinde belirtilen hastanelerin bulunmaması durumunda Sağlık Bakanlığı tam teşekküllü hastanelerin yetkili olduğu, bildirilmiş, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 56. maddesinde ise Kurum Sağlık Kurulunca verilen karara karşı yapılan itirazların Yüksek Sağlık Kulunca inceleneceği bildirilmiştir.
Kural olarak Yüksek Sağlık Kurulunca verilen karar Sosyal Güvenlik Kurumunu bağlayıcı nitelikte ise de, diğer ilgililer yönünden bir bağlayıcılığı olmadığından Yüksek Sağlık Kurulu Kararına itiraz edilmesi halinde inceleme Adli Tıp Kurumu aracılığıyla yaptırılmalıdır. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28.06.1976 günlü, 1976/6-4 sayılı Kararı da bu yöndedir.
Adli Tıp 3. İhtisas Kurulundan alınacak rapor ile Yüksek Sağlık Kurulu Kararı arasında sürekli iş göremezlik oranına yönelik görüş ayrılığı bulunduğu takdirde çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Genel Kuruluna gönderilerek çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.
Somut olayda; dava dilekçesi ile aşamalarda sunulan beyan dilekçelerinde iş kazası sonucu davacının sürekli iş görmezliği nedeniyle açıkça maddi ve manevi tazminat isteminde bulunulduğu, SGK Maluliyet Daire Başkanlığı raporunda davacının sürekli iş göremezlik oranının % 7.2 olduğunun belirtildiği, Adli Tıp 3. İhtisas Dairesi raporunda davacının sürekli iş göremezlik oranının % 14.2 olduğunun belirtildiği anlaşıldığından, raporlar arasındaki çelişkinin Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınarak giderilmesi ile davacının sürekli iş göremezlik oranı kesinleştikten sonra çıkacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2- Öte yandan, davacı tarafından talep edilen tedavi giderinin, olay ve dava tarihinde yürürlükte bulanan 506 sayılı yasanın 12. maddesi gereğince Kurum tarafından karşılanması gerektiği açık olduğu halde davalı işverenden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, temyiz eden tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 01/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.