Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/443 E. 2014/7464 K. 10.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/443
KARAR NO : 2014/7464
KARAR TARİHİ : 10.04.2014

MAHKEMESİ : Gaziantep 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2013
NUMARASI : 2009/281-2013/348

Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; dava dışı M. S.ile davalı arasındaki sözleşmeye göre davalının ikamet ettiği binanın terasında güneş enerjisi sistemi için tadilat işinin belirli ücret karşılığı M. S.’ya verildiği anlaşılmaktadır.
Hizmet akdinin unsurları; 1-Hizmetin belirli veya belirli olmayan bir zaman içinde görülmesi, 2-Hizmet akdinin konusu olan edimin işverene ait işyerinde yerine getirilmesi 3-Edimin ifası sırasında işverenin denetim ve gözetimi altında bulunması 4-Edimin ücret karşılığında yapılması ve ücretin zaman esası üzerinden saptanmasıdır. Ücret zaman itibariyle olmayıp yapılan işe göre verildiği takdirde dahi belirli ya da belirli olmayan bir zaman için alınmış veya çalışılmış oldukça hizmet akdi yine mevcuttur.
İstisna akdinde ise; bir eserin ücret karşılığında yaratılması söz konusudur. İstisna akdinde ücretin tespitinde eser göz önünde tutulur. Iş sahibinin talimat verme yetkisi ise, elde edilecek sonuç içindir. Hâlbuki hizmet akdinde emir ve talimat yetkisi işçinin çalışma yerinin, ise başlangıç ve sona eriş saatinin işverence tespiti biçimindedir.
Hizmet akdinin belirleyici ve ayırıcı unsurları zaman ve bağımlılıktır. Zaman ve bağımlılık unsurlarını birlikte gerçekleştirecek biçimde çalışmanın varlığı halinde aradaki ilişkinin hizmet akdine dayalı olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda ise M. S. ile davalı arasında istisna akdinin unsurlarından olan bir eserin ücret karşılığında yaratılması söz konusudur. Hal böyle olunca da, istisna akdine dayalı bir çalışma söz konusu olduğundan davalıya müfettiş tarafından şahsi kusur verilmiş olsa da davalının asıl işveren olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
Somut olayda taraflar arasında işçi, işveren, işveren vekili ilişkisi (hizmet ilişkisi) bulunmadığından tazminat istemli davanın genel mahkemelerde bakılması gerekir.
Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce, yargılamanın her aşamasında resen ele alınması gereken bir husustur.
İş mahkemeleri, 5521 sayılı Yasa ile kurulmuş olan istisnai nitelikte özel mahkemelerdir. 5521 sayılı Yasa’nın 1. maddesinde, işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş aktinden veya İş Kanunu’na dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının iş mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Anılan maddede belirtildiği üzere, iş mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur: a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık, iş sözleşmesinden veya İş Kanunu’ndan kaynaklanmalıdır.
Dava konusu uyuşmazlık, dava dışı M. S.ile davalı arasında yapılan eser sözleşmesine dayalı tazminata ilişkin olup, davalının asıl işveren olma durumu söz konusu olmadığı gibi davacı ile aralarında hizmet sözleşmesi de yoktur. Uyuşmazlığın niteliğine göre, davaya bakmak görevi genel mahkemelere aittir. Bu durumda, mahkemece, görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine
10/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.