YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4256
KARAR NO : 2014/7239
KARAR TARİHİ : 08.04.2014
MAHKEMESİ : Ankara 17. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2013
NUMARASI : 2013/750-2013/770
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, iş kazası sonucu sürekli iş göremezliği uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada 11.954,65 TL ve 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13.03.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerin incelenmesinden; davacı sigortalının sürekli iş göremezlik oranının % 51 olduğu, hükme esas bilirkişi kusur raporunda olayın meydana gelmesinde davacı sigortalının ortak kusuru bulunmadığının belirtildiği, 21.01.2013 tarihli bilirkişi hesap raporunda maluliyete isabet eden dönem zararları toplamından davacıya iş kazası sigorta kolundan bağlanan gelirin ilk gelire girme tarihindeki ilk peşin sermaye değerinin ve geçici iş göremezlik ödeneğinin rücu edilebilecek kısmının tenzili ile bakiye 92.120,07 TL maddi zararı bulunduğunun belirtildiği, 28.02.2013 tarihli kararda davacı yararına 91.120,07 TL maddi ve 60.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verildiği, iş bu kararın davalı tarafça temyizi üzerine, Dairemizin 08.10.2013 tarihli kararında davacı sigortalının 15.09.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya başlaması nedeniyle aktif ve pasif dönem zararlarının bu tarihe göre hesap ettirilerek çıkacak sonuca göre maddi tazminat istemi hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davalı yararına bozulduğu, Mahkemece hükme esas alınan 13.12.2013 tarihli bilirkişi hesap raporunda bozma ilamına uygun şekilde davacının yaşlılık aylığı almaya başladığı 15.09.2011 tarihine kadar aktif dönem, bu tarihten itibaren pasif dönem hesabı yapılarak maluliyete isabet eden dönem zararları toplamından davacıya iş kazası sigorta kolundan bağlanan gelirin ilk gelire girme tarihindeki ilk peşin sermaye değeri olan 135.858,38 TL ve geçici iş göremezlik ödeneğinin rücu edilebilecek kısmının tenzili sonucu 11.954,65 TL karşılanmamış zararı bulunduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanağını oluşturan davacı sigortalının gelirlerinin birleştirildiği tarihte yürürlükte bulunan 5510 sayılı yasanın 54. maddesinde, “ Hem malullük hem de yaşlılık sigortasından aylık bağlanmasına hak kazanan sigortalıya, bu aylıklardan yüksek olanı, aylıklar eşitse yalnız yaşlılık aylığı bağlanır.Malûllük, yaşlılık, ölüm sigortaları ve vazife malûllüğü ile iş kazası ve meslek hastalığı sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık veya gelirlerden yüksek olanın tamamı, az olanın yarısı, eşitliği halinde ise iş kazası ve meslek hastalığından bağlanan gelirin tümü, malûllük, vazife malûllüğü veya yaşlılık aylığının yarısı bağlanır.Birinci fıkradaki sıralamaya göre yapılacak değerlendirmeler sonucunda, bir kişide ikiden fazla gelir veya aylık birleştiği takdirde, bu gelir ve aylıklardan en fazla ödemeye imkân veren iki dosya üzerinden gelir veya aylık bağlanır, diğer dosya veya dosyalardaki gelir ve aylık hakları durum değişikliği veya diğer bir dosyadan gelir veya aylığa hak kazanıldığı tarihe kadar düşer.” hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda, 28.01.2014 havale tarihli Kurum yazısında, davacı sigortalıya iş kazası sigorta kolundan 19.01.2008 tarihinden 18.10.2011 tarihine kadar toplam 71.440,22 TL fiili ödeme ve 67,40 TL sosyal yardım zammı ödendiğinin, yaşlılık aylığına hak kazandığı 15.09.2011 tarihinden itibaren iş kazası sigorta kolundan bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin 92.456,41 TL olduğunun belirtildiği, hükme esas alınan bilirkişi hesap raporunda maddi tazminat miktarının davacının maluliyetine isabet eden dönem zararları toplamından ilk gelire girme tarihi olan 13.06.2006 tarihinde bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücu edilebilecek kısmının indirilmesi suretiyle tespit edildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, taraflar yararına oluşan usuli kazanılmış haklar gözetilerek, maddi tazminat miktarının hesaplanmasında kaza tarihinden itibaren Kurumca davacıya yapılan fiili ödeme tarihine kadar ayrı hesap yaptırılarak saptanacak zarar miktarından fiili ödemenin ilk peşin sermaye değerinin davalının kusuruna isabet eden rücu edilebilecek kısmının indirilmesi ile, fiili ödeme tarihinden davacının muhtemel bakiye ömrü süresince ayrı hesap yaptırılarak saptanacak zarar miktarından gelirlerinin birleştirildiği tarihdeki ilk peşin sermaye değerinin davalının kusuruna isabet eden rücu edilebilecek kısmının indirilmesi ile bulunacak maddi zarar miktarı esas alınarak davacının talebi aşmamak koşuluyla bir karar verilmesinden ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.