Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/3962 E. 2014/23492 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3962
KARAR NO : 2014/23492
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Ordu İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2012/393-2013/475

Davacı, 05/07/1995-29/04/2011 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine, 6111 sayılı Kanundan yararlandırılmasına karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 05/07/1995 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespiti ile 6111 sayılı Yasadan yararlandırılması istemine ilişkindir.
Mahkemece; Dairemiz bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda, davanın kısmen kabulü ile, davacının 01/08/1995 – 31/12/2000 tarihleri arasındaki dönemde 2926 SK uyarınca zorunlu Tarım Bağ-kur sigortalısı olduğunu tespitine, 01/01/2001-30/09/2008 tarihleri arasındaki dönemde ürün teslimi ve prim ödemesi bulunmadığından reddine, 01/10/2008 – 29/04/2011 tarihleri arasındaki dönemde hukuk yarar bulunmadığından reddine,6111 sayılı yasadan yararlanmak üzere başvurusu bulunmadığından reddine karar verilmiştir.
Dosya kapsamındaki kayıt ve belgelerden; 04/10/2011 tarihli hüküm ile, davacının 01/08/1995-29/04/2011 tarihleri arasındaki dönemde 2926 SK uyarınca zorunlu Tarım Bağ-kur sigortalısı olduğunun tespitine ve 6111 sayılı yasa’dan yararlandırılmasına karar verildiği, iş bu kararın davalı Kurum vekilince temyizi üzerine, davalının sair temyiz itirazlarının reddi ile Mahkemece, usulüne uygun araştırma yapılmadan 01/01/2001 – 30/09/2008 tarih aralığı dönemi için tesbite karar verilmesi ve tescilli olduğu için hukuki yarar bulunmayan 01/10/2008 – 29/04/2011 dönemleri için tespite karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulduğu anlaşılmaktadır.
Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda “usuli kazanılmış hak” kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin yada tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Öte yandan, 25/02/2011 tarihinde yayımlanan 13/02/2011 tarihli 6111 sayılı Yasa’nın 18. maddesinde bu kanunun ilgili bölümlerindeki başvuru ve ödeme süresine ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu kanun hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların bu kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ayın sonuna kadar ilgili idareye başvuruda bulunmalarının şart olduğu bildirilmiş, Bakanlar Kurulunun 2011/1713 sayılı 30/04/2011 tarihli R.G. yayımlanan kararı ile bu süre kanunda belirtilen sürelerin bitiminden itibaren bir ay uzatılmıştır.
Hal böyle olunca 6111 sayılı Yasa’dan yararlanmak için en geç 31/05/2011 tarihine kadar SGK.’na müracaat etmek veya 31/05/2011 tarihine kadar 6111 sayılı Yasa’dan yararlanmak için dava açmak gerektiğinin kabulü gerekir.
Somut olayda, davacının 6111 sayılı Yasadan yararlandırılmasına ilişkin kurulan hüküm bozma kapsamı dışında tutularak kesinleştiği ve davacının süresinde dava açtığı gözetilmeden, 6111 sayılı Yasadan yararlanma talebinin reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden taraflardan davacıya iadesine 11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.