Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/3898 E. 2014/11402 K. 27.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3898
KARAR NO : 2014/11402
KARAR TARİHİ : 27.05.2014

MAHKEMESİ : Bursa 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2012/10-2013/728

Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılar tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava 08.03.2014 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu % 52 oranındaki sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacının dava dışı C.E.K.Kağıt Metal San Tic Ltd Şti işçisi olduğu, olay günü davalılardan K.. Y.. Tarafından üretilerek işverene montaj dahil satılan ve montajı davalı R.. B.. tarafından yapılan kablo kırım makinesinin deneme üretimi sırasında sol elinin makinenin helezonuna kaptırarak yaralandığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davalılar ile davacı arasında hizmet ilişkisi bulunup bulunmadığı giderek görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 5521 sayılı Yasanın 1.maddesidir. Anılan maddede; işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıkların İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez yahut değiştirilemez.
Somut olayda, davacı ile gerek kablo kırım makinesini imal ve satan ve gerekse bu makinenin montajını yapan arasında hizmet ilişkisinin bulunmadığı, diğer bir deyişle davalıların davacı işçinin işvereni olmadığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın iş akdinden ve İş Kanunundan doğmadığı giderek davada, yukarıda sözü geçen Yasanın 1.maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığı açık-seçiktir. Öte yandan, zararlandırıcı olayın iş kazası sayılması, görevli mahkemenin belirlenmesi için yeterli olmayıp 5521 sayılı Yasanın 1.maddesinin öngördüğü koşulların ayrıca olayda gerçekleşmesi gerektiği de söz götürmez.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde, davanın görülmesinde genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmek gerekirken, davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının ilerde incelenmesine, temyiz harcının istek halinde davalılara iadesine, 27/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.