Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/3214 E. 2014/7029 K. 07.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3214
KARAR NO : 2014/7029
KARAR TARİHİ : 07.04.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 15. İş Mahkemesi
TARİHİ : 31/08/2012
NUMARASI : 2011/278-2012/462

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının haftalık 350,00 TL aldığı maaş üzerinden 07/04/2003-28/11/2008 tarihleri arası sigortalılığın tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın hizmet tespiti talebi yönünden reddine, ücret talebi yönünden, kısmen kabulü ile, 01/08/2006-28/11/2008 tarihleri arasındaki dönemlerde 1.783,43 TL brüt ücret oranlanarak karar verilmiştir.
Bu tür hizmet tespitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği, Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş ictihadı gereğidir. Yasal dayanağı 5510 sayılı Yasanın 86/8. ve 506 sayılı Kanunun 79/10. maddeleri olan bu tür davalarda çalışma olgusu hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlendikten sonra ücret konusu üzerinde durulmalıdır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının kesimci olarak çalıştığı, davacı tarafından imzalanmış 01/08/2006, 01/05/2007 ve 11/02/2008 tarihli işe giriş bildirgelerinin Kuruma verildiği, yine imzalı 23/12/2006, 30/11/2007 ve 28/11/2008 tarihli işten ayrılma belgelerinin bulunduğu, taraflar arasında işe giriş tarihleri itibariyle düzenlenmiş imzalı belirli süreli hizmet sözleşmelerinin bulunduğu ve bu sözleşmelerde ücretin brüt olarak belirtildiği, işe giriş ve çıkış tarihleri arası dönemin çalışmaları sözleşmede belirtilen ücretlere uygun olarak tamamının Kuruma bildirildiği, yine işe giriş ve çıkış tarihleri arası dönemlerin imzalı ücret bordrolarının bulunduğu ve bordrolardaki miktarın Kuruma yapılan bildirimlerle uyumlu olduğu, taraflar arasındaki alacak davasının davacının feragatı nedeniyle reddedildiği, Türkiye Deri Kofeksiyoncuları Derneğinin yazısında, deri sektöründe ücretin asgari ücret olduğu, kalifiye elamanlar yönünden asgari ücretin % 10’u kadar fazla, yoğun dönemlerde ise, asgari ücretin % 20-30 oranında fazla olabileceğinin belirtildiği, tanık beyanlarında davacının aralıklı olarak çalıştığı ve haftalık ücretinin 350 TL olarak ifade edildiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda,mahkemece hizmet tespitine yönelik verilen karar yerinde ise de, sigorta primine esas ücret ile davacı aleyhine hükmedilen vekalet ücreti yönünden yerinde değildir. Çünkü taraflar arasında imzalı belirli süreli hizmet sözleşmesi bulunduğu ve ücretin brüt olarak sözleşmede belirlendiği, yine ücret bordrolarının ve işe giriş bildirgelerinin imzalı olduğu, işe giriş ve çıkış tarihleri arasındaki dönemler itibariyle Kuruma yapılan bildirimlerin sözleşme ve ücret bordrolarındaki ücretlerle uyumlu olduğu, dolayısıyla yazılı deliller dikkate alınarak, sigorta primine esas ücret yönündende davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Öte yandan davacı aleyhine tek vekalet ücreti yerine, her bir davalı yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi de hatalıdır.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacı ile davalılardan B.. T…’ne iadesine
07/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.