Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/2869 E. 2014/26865 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2869
KARAR NO : 2014/26865
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 19. İş Mahkemesi
TARİHİ : 05/12/2013
NUMARASI : 2013/312-2013/135

Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihin Türkiye içinde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun ve tahsis tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının Alman Rant Sigorta sistemine girdiği tarih olan 01/09/1976 tarihinin Türkiye hizmet başlangıcı olarak tespiti ile tahsis talep tarihi olan 11/04/2013 tarihini takip eden ay başından itibaren yaşlılık aylığının yasal faizi ile birlikte ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının davasının kabulüne davacının 01/09/1976 tarihinde Almanya’da sigortalılık başlangıç tarihinin Türkiye’de sigortalılığın başlangıç tarihi olarak tespitine, davacının 11/04/2013 tahsis talep tarihini takip eden 01/05/2013 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 01/09/1976 tarihinde Alman Rant sigorta sistemine giriş yaptığı, davacının Türkiye’de 04/12/2012-12/12/2012 tarihleri arasında 9 gün 5510 sayılı yasanın 4/1-a maddesi kapsamında çalışmasının bulunduğu, davacının 14/12/2012 tarihinde başvuru yaparak Almanya’da geçen çalışma sürelerinden 28/02/1979-28/02/1989 tarihleri arasındaki 3600 günlük süreyi 3201 sayılı yasa kapsamında borçlanarak bedelini 10/04/2013 tarihinde Kuruma ödediği, davacının borçlanmasının 5510 sayılı yasanın 4/1-a maddesi kapsamında sigortalılık olarak kabul edildiği, davacının 11/04/2013 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, Kurum tarafından davacıya verilen cevapta yurtdışı borçlanmasına göre işe giriş tarihinin 04/12/2012 olarak tespit edildiğinin ve yaşlılık aylığı şartlarının oluşmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
1- 3201 sayılı yasanın 17/04/2008 tarih 5754 sayılı Kanun ile değişik 1. maddesinde; “Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu
Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilir.” hükmü yer almaktadır.
Mahkemece, 03/04/1960 doğumlu olan davacının 18 yaşını 03/04/1978 tarihinde ikmal ettiği gözetilmeden sigortalılık başlangıç tarihinin 01/09/1976 olduğunun tespitine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2- Kısmi yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli şartlar 506 sayılı Kanun’un geçici 81. maddesinin (C) fıkrasının (a) bendinde; 23.5.2002 tarihinde 15 yıllık sigortalılık süresini kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmuş ve 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş bulunanlara istekleri halinde yaşlılık aylığı bağlanacağı şeklinde düzenlenmiş, (b) bendinde ise 23.5.2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlere bu şartları belirli tarih aralıklarında yerine getirdiklerinde yaşlılık aylığı bağlanmasına imkan sağlanmıştır.
Somut olayda, davacı 15 yıl ve 3600 prim gün sayısı şartlarını 23/05/2002 tarihinden önce yerine getirmiş olup bu tarihte 50 yaşını tamamlamadığı için (b) bendindeki şartlara bakmak gerekecektir. Geçici 81. maddenin (C) fıkrasının (b) bendinin (bc) alt bendinde “23/05/2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlerden bu şartları; 24/05/2008 ile 23/05/2011 tarihleri arasında yerine getirenler kadın ise 56 yaşını doldurmuş olmaları şartı ile yaşlılık aylığından yararlanabilirler.” düzenlemesi yer almaktadır. Davacı 50 yaşını doldurmuş olma şartını 03/04/2010 tarihinde yerine getirdiğinden 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin (C) fıkrasının (b) bendinin (bc) alt bendine göre davacının tahsis talep tarihinde 56 yaşını doldurmuş olması gerekmektedir. Ancak tahsis talep tarihi olan 11/04/2013 tarihinde davacının yaşının 53 yıl 8 gün olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, 11/04/2013 tarihinde davacının 53 yaşında olmasına rağmen yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.