Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/26902 E. 2015/16609 K. 15.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/26902
KARAR NO : 2015/16609
KARAR TARİHİ : 15.09.2015

MAHKEMESİ : Cihanbeyli Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
TARİHİ : 11/06/2014
NUMARASI : 2014/242-2014/316

Davacı, murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle davanın reddine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi davacılar vekilince istenilmesi ve de duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15/09/2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacılar F.. P.. vekili Avukat E… K…geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan Avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı gün Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R

Dava 18.09.2003 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu ölen sigortalının hak sahiplerinin maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; davacılar murisinin davalı Belediye Başkanlığı’nın işçisi olmadığı, davalının kusurunun da bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar murisinin: davalıya ait lojmanın dış cephe boyasının yapımını üstlenen dava dışı Mustafa Kolsuz’un işçisi olarak çalışırken kaza geçirdiği uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, davalı ile davacı arasında hizmet ilişkisi bulunup bulunmadığı giderek görevli mahkemenin belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
Davanın yasal dayanağı, 5521 sayılı Yasanın 1.maddesidir. Anılan maddede; işçiyle işveren veya işveren vekili arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıkların İş Mahkemelerinde çözümleneceği hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, İş Mahkemesinin görevli olması için şu iki unsurun birlikte gerçekleşmesi koşuldur. a)Uyuşmazlığın tarafları işçi ve işveren (ya da işveren vekili) olmalıdır. b)Uyuşmazlık iş sözleşmesinden veya İş Kanunundan kaynaklanmalıdır. Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgili olup kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez yahut değiştirilemez.
Somut olayda, davalı belediyenin asıl işi ile ilgili bulunmayan, belediye lojmanının dış cephe boyasının yapımı işini dava dışı Mustafa Kolsuz’a verdiği, davacılar murisinin boya işini üstlenen bu kişi tarafından işe alınarak çalıştırıldığı, dolayısıyla davacılar murisi ile davalı belediye arasında hizmet ilişkisinin bulunmadığı, diğer bir deyişle davalı belediyenin davacılar murisi olan işçinin işvereni olmadığı dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın iş akdinden ve İş Kanunundan doğmadığı giderek davada, yukarıda sözü geçen Yasanın 1.maddenin öngördüğü koşulların oluşmadığı açık-seçiktir.
Öte yandan, zararlandırıcı olayın iş kazası sayılması, görevli mahkemenin belirlenmesi için yeterli olmayıp 5521 sayılı Yasanın 1.maddesinin öngördüğü koşulların ayrıca olayda gerçekleşmesi gerektiği de söz götürmez.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde, davanın görülmesinde genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek, Cihanbeyli’de müstakil İş Mahkemesi bulunmadığından yargılamaya Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatı ile devam edilerek karar verilmek gerekirken, İş Mahkemesi sıfatıyla yargılamanın sürdürülerek davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir
O halde kamu düzenine ilişkin olan bu husus re’sen nazara alınmalı ve temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın hüküm bozulmalıdır
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının ilerde incelenmesine, davacılar yararına takdir edilen 1.100.00.TL. Duruşma Avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, 15.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.