YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2622
KARAR NO : 2014/2482
KARAR TARİHİ : 18.02.2014
MAHKEMESİ : Bakırköy 22. İş Mahkemesi
TARİHİ : 16/08/2013
NUMARASI : 2013/549-2013/30
Davacı, fazla ve yersiz olarak ödenene maaş alacağına ilişkin davalı kurum işleminin iptaliliyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, HMK’nun 150. Maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, muvazaalı boşanma iddiasına dayanılarak yetim aylığının kesilmesi sonucu davacıya ödenen ve Kurumca fazla ve yersiz ödeme olarak kabul edilen alacağa ilişkin işlemin iptali ve borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, dosyanın işlemsiz bırakılmasının üzerinden üç ayılk yasal sürenin geçtiği ve dosyanın yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, -açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirmesini içermektedir. Mahkeme, iki tarafa eşit şekilde hukukî dinlenilme hakkı tanıyarak hükmünü vermelidir. Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukukî dinlenilme hakkı, adil yargılanma hakkı içinde teminat altına alınmıştır. Bu hakka, tarafın hâkime meramını anlatma hakkı ya da iddia ve savunma hakkı da denilmektedir. Ancak, hukukî dinlenilme hakkı, bu ifadeleri de kapsayan daha geniş bir anlama sahiptir. .
Bu hak çerçevesinde, tarafların gerek yargı organlarınca gerekse karşı tarafça yapılan işlemler konusunda bilgilendirilmeleri zorunludur. Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi, kural olarak mümkün değildir. Hukukî dinlenilme hakkı, sadece belli bir yargılama için ya da yargılamanın belli bir aşaması için geçerli olan bir ilke değil, tüm yargılamalar için ve yargılamanın her aşamasında uyulması gereken bir ilkedir. Bu
çerçevede gerek çekişmeli ve çekişmesiz yargı işlerinde gerekse bu yargılamalarla bağlantılı geçici hukukî korumalarda, icra takiplerinde, tahkim yargılamasında, hatta hukukî uyuşmazlıklarla ilgili yargılama dışında ortaya çıkan çözüm yollarında, her bir yargılama, çözüm yolu ve uyuşmazlığın niteliğiyle bağlantılı şekilde hukukî dinlenilme hakkına uygun davranılmalıdır.
Öte yandan, HMK’nın 150. maddesine göre dosyanın işlemden kaldırılmasına ve daha sonra da açılmamış sayılmasına karar verilebilmesi için davacı tarafın duruşmaya uygun şekilde davet edilmiş olması gerekir Somut olayda, davacıya duruşma gün ve saatini havi davetiye gönderildiği, gönderilen davetiyenin davacının adreste tanınmadığından bahisle bila ikmal mahkemesine iade edildiği, mahkemece 12.04.2013 tarihli celsede davacının duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu halde duruşmaya katımadığı ve dosyayı takipsiz bıraktığı gerekçesiyle dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, işlemden kaldırma kararının üzerinden de üç aylık yasal sürenin geçtiği ve dosyanın yenilenmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği; davacıya usulüne uygun bir şekilde duruşma gününün tebliğ edilmediği ve böylece HMK’nın 27.maddesine göre davacıya “hukuki dinlenilme hakkım” kullanma imkanı tanınmadan yargılamaya devam edilerek yazılı şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.