Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/23897 E. 2014/26864 K. 11.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23897
KARAR NO : 2014/26864
KARAR TARİHİ : 11.12.2014

MAHKEMESİ : Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2014
NUMARASI : 2014/409-2014/757

Davacı, yurtdışında çalışmaya başladığı tarihin Türkiye içinde sigortalılık başlangıç tarihi olduğunun ve tahsis tarihini takip eden aybaşından itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının Alman Rant Sigorta sistemine girdiği tarih olan 10/05/1981 tarihinin Türkiye hizmet başlangıcı olarak tespiti ile tahsis tarihini takip eden ay başı olan 01/04/2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının Türkiye’de sigortalılık başlangıç tarihinin ilk defa sigortalı olarak çalışmaya başladığı tarih olan 10/05/1981 (18 yaşını doldurduğu tarih) tarihi olduğunun tespitine, yasal şartlar oluştuğu anlaşıldığından davacının tahsis talep tarihini (25/03/2014) takip eden aybaşı olan 01/04/2014 tarihinden itibaren aylık bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 22/11/1979 tarihinde Alman Rant sigorta sistemine giriş yaptığı, 10/05/1963 doğumlu olan davacının 18 yaşını tamamladığı 10/05/1981 tarihinin sigorta başlangıç tarihi olarak kabul edilmesinin doğru olduğu, davacının Türkiye’de 26/11/2013-30/11/2013 tarihleri arasında 5 gün 5510 sayılı yasanın 4/1-a maddesi kapsamında çalışmasının bulunduğu, davacının 27/12/2013 tarihinde başvuru yaparak Almanya’da geçen çalışma sürelerinden 10/05/1981-30/12/1991 tarihleri arasındaki 3600 günlük süreyi 3201 sayılı yasa kapsamında borçlanarak bedelini 10/03/2014 tarihinde Kuruma ödediği, davacının borçlanmasının 5510 sayılı yasanın 4/1-a maddesi kapsamında sigortalılık olarak kabul edildiği, davacının 25/03/2014 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, Kurum tarafından davacıya verilen cevapta yurtdışı borçlanmasına göre işe giriş tarihinin 26/11/2003 olarak tespit edildiğinin ve yaşlılık aylığı şartlarının oluşmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır.
Kısmi yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli şartlar 506 sayılı Kanun’un geçici
81. maddesinin (C) fıkrasının (a) bendinde; 23.5.2002 tarihinde 15 yıllık sigortalılık süresini kadın ise 50, erkek ise 55 yaşını doldurmuş ve 3600 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş bulunanlara istekleri halinde yaşlılık aylığı bağlanacağı şeklinde düzenlenmiş, (b) bendinde ise 23.5.2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlere bu şartları belirli tarih aralıklarında yerine getirdiklerinde yaşlılık aylığı bağlanmasına imkan sağlanmıştır.
Somut olayda, davacı 15 yıl ve 3600 prim gün sayısı şartlarını 23/05/2002 tarihinden önce yerine getirmiş olup bu tarihte 50 yaşını tamamlamadığı için (b) bendindeki şartlara bakmak gerekecektir. Geçici 81. maddenin (C) fıkrasının (b) bendinin (bd) alt bendinde “23/05/2002 tarihinde (a) bendinde öngörülen şartları yerine getiremeyenlerden bu şartları; 24/05/2011 tarihinden sonra yerine getiren kadınlar 58 yaşını doldurmuş olmaları şartı ile yaşlılık aylığından yararlanabilirler.” düzenlemesi yer almaktadır. Davacı 50 yaşını doldurmuş olma şartını 10/05/2013 tarihinde yerine getirdiğinden 506 sayılı Kanunun Geçici 81. maddesinin (C) fıkrasının (b) bendinin (bd) alt bendine göre davacının tahsis talep tarihinde 58 yaşını doldurmuş olması gerekmektedir. Ancak tahsis talep tarihi olan 25/03/2014 tarihinde davacının yaşının 50 yıl 10 ay 15 gün olduğu anlaşılmaktadır.
Bu nedenle, 25/03/2014 tarihinde davacının 50 yaşında olmasına rağmen yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.