Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/23435 E. 2014/27668 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/23435
KARAR NO : 2014/27668
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 3. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2013/435-2014/1019

Davacı, yurt dışında çalışmaya başladığı 28/02/1987 tarihinin Türkiye sigorta başlangıç tarihi olarak tespitine, 4/1(a) kapsamında aylık bağlanmasına, aksine kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, 28.2.1987 tarihinin davacının Türkiye sigorta başlangıç tarihi olarak tespiti ile 4/1-a kapsamında aylık bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 19/06/2014 tarihli celsede ilk sigorta başlangıcının 01/11/1995 tarihi olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, davacının Türkiyedeki ilk sigorta başlangıç tarihinin 01/11/1995 tarihi olduğunun tespitine, 15/11/2012 tarihli aylık tahsis talebinin 5510 SY 4-1-a maddesi kapsamında geçerli olduğunun tespitine, aksine kurum işleminin iptaline, karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının Türkiye’de 5510 sayılı yasanını 4/1-a maddesi kapsamında 11/08/2009-20/08/2009 tarihleri arasında 10 gün çalışmasının bulunduğu, Almanya’da 28/02/1987-30/06/2012 tarihleri arasında sigorta kapsamında bulunduğu, davacının 29/06/2012 tarihinde başvuru yaparak 01/11/1995-31/10/2010 tarihleri arasındaki 5400 günlük süreyi borçlanarak bedelini 06/09/2012 tarihinde Kuruma ödediği, 26/11/2012 tarihinde tahsis talebinde bulunduğu, davacı vekilinin tahsis talebi ile birlikte verdiği dilekçesinde borçlanmanın SSK kapsamında kabul edilerek aylık bağlanmasını talep ettiği, Kurum tarafından verilen cevapta davacının Türkiye’de çalışmalarının geçtiği tarihte Almanya’da sigortalı olduğunun, bu nedenle Türkiye’deki çalışmalarının iptal edildiğinin, borçlanmasının 4/b kapsamında yapıldığının, çalışma sürelerine göre borçlanmasının 01/11/1995-30/06/2012 tarihlerine göre yapıldığının ve yaşlılık aylığı için 7200 prim gününün bulunması gerektiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlık, davacının yurtdışı hizmet borçlanmasına ait sürelerinin 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun’un 5.maddesine 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun’un 79. maddesi ile eklenen (yürürlük tarihi 08.05.2008) 4. fıkraya göre “Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.”
Somut olayda, davacının borçlanma talep tarihi 29/06/2012 olup bu tarihten önce Türkiye’de 5510 sayılı Kanun’un (4/1-a) bendi kapsamında 11/08/2009-20/08/2009 tarihleri arasında 10 gün sigortalılığı bulunmasına rağmen Kurum tarafından bu çalışmalarının Almanya’da sigortalı olduğu süre ile çakıştığından iptal edildiği bildirildiğinden bu sigortalılık süresinin geçerli olup olmadığının net şekilde tespit edilmesi gerekmektedir.
Yapılacak iş, davacının 5510 sayılı Kanun’un (4/1-a) bendi kapsamında 11/08/2009-20/08/2009 tarihleri arasında geçen çalışmalarının iptal edilip edilmediğini araştırmak, davacının bu sigortalılık süresinin geçerliliğinin tespiti hususunda dava açıp açmadığını belirlemek ve davacının söz konusu çalışmasının geçerli olmadığının tespit edilmesi durumunda 3201 sayılı Kanun’un 5. maddesinin 4. fıkrasına göre yurtdışı hizmet borçlanmasına ait sürelerin 5510 sayılı Kanun’un (4/1-b) bendi kapsamında sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağına ilişkin Kurum işleminin doğru olduğunu kabul ederek yaşlılık aylığı koşullarının buna göre değerlendirmekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.