Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/21547 E. 2015/17044 K. 28.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21547
KARAR NO : 2015/17044
KARAR TARİHİ : 28.09.2015

MAHKEMESİ : Düzce İş Mahkemesi
TARİHİ : 10/07/2014
NUMARASI : 2014/83-2014/734

Davacı, murisi S.. Ö..’ün 1997 yılından itibaren Tarım Bağ-Kur Sigortalılığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Zeynep Bağcı tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının murisi S.. Ö..’ün 1997 yılından itibaren sigortalılığının tespit edilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; “davacı murisi S.. Ö..’ün tarım sigortalılığının 01/05/1997 tarihinde başladığının ve 01/05/1997-31/12/1999 ile 01/01/2004-31/12/2004 tarihleri arasında devam ettiğinin tespitine, fazlaya ilişkin süreler yönünden talebin reddine” karar verilmiştir.
Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi halinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı re’sen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği re’sen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir.
İlk prim kesintisini izleyen yıllarda prim kesintisi veya ürün tesliminin gerçekleştiğinin belirlendiği durumlarda, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir.
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının temel koşulu 2926 sayılı Yasanın 2/1 ve 3/b maddelerinde belirtildiği gibi, tarımsal faaliyette bulunmaktır. Prim tevkifatına dayalı tespit davasında, salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması, davanın kabulü için yeterli değildir. Tarımsal faaliyetin sürdüğünün, faaliyete ilişkin olarak hangi tarımsal ürünlerin üretildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Prim tevkifatı ve ürün tesliminin, iki yıl dışında süreklilik arzettiği hallerde de tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilebilir.
Somut olayda; davacı murisinin sadece 1997/4.ay ile 20/06/1997 tarihinde Kurum’un banka hesabına intikal eden tarım bağ-kur sigortalılık prim kesintilerinin bulunduğu anlaşılmakla, 2004 yılında davacının murisi adına yapılmış herhangi bir tarım bağ-kur sigortalılığı prim kesintisi, ürün teslimi veya davacı murisinin Kurum’a yapmış olduğu herhangi bir tescil talebi olmamasına rağmen Mahkemece salt muris tarafından 2004 yılı içerisinde tarımsal kredi kullanılmış olması nedeniyle 01/01/2004-31/12/2004 tarihleri arasında da tarım bağ-kur sigortalısı olduğunun tespiti şeklinde kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, HMK’nın geçici 3. maddesi delaletiyle HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Mahkeme’nin 10/07/2014 tarihli ve 2014/83 Esas ve 2014/734 Karar no lu ilamının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin tümüyle silinerek yerine “davacı murisi S.. Ö..’ün 01/05/1997-31/12/1999 tarihleri arasında 2926 sayılı Yasa kaspamında tarım bağ-kur sigortalılığının tespitine, ” rakam ve sözcüklerinin eklenerek hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 28/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.