Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/2142 E. 2014/8500 K. 21.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2142
KARAR NO : 2014/8500
KARAR TARİHİ : 21.04.2014

MAHKEMESİ : Denizli 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2011/354-2013/683

Davacı, iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Zararlarlandırıcı olaya maruz kalan ve tecrübeli bir elektrik teknisyeni olan davacı sigortalı, olay günü, kazanın meydana geldiği süt fabrikasının, yerden 2,5 metre yükseklikte bulunan elektrik sayacını okumak için, davalı işveren tarafından tahsis edilen usulüne uygun seyyar merdiven yerine, fabrikaya ait olup işçi sağlığı ve iş güvenliği şartlarına uymayan seyyar merdiveni kurmuş olup, merdivenin kurulduğu yerin ıslak ve kaygan olması ile birlikte, merdivenden tırmanırken ayağının kayması sonucu elini merdivenlere çarparak yaralanmıştır.
İnsan yaşamının kutsallığı çevresinde işveren, işyerinde işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamak için gerekli olanı yapmak ve bu husustaki şartları sağlamak ve araçları noksansız bulundurmakla yükümlü olduğu iş Kanunu’nun 77. maddesinin açık buyruğudur.
Hükme esas alınan 12/08/2013 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, davacı sigortalının %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş ise de, bu raporun İş Kanunu’nun 77. maddesindeki koşulları taşımadığı, heyeti oluşturan bilirkişilerin tamamının işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman olmadıkları ve yine işverenin eğitim, kontrol ve denetim yükümlülükleri bulunduğu dikkate alındığında, davalı işverene kusur atfedilmemesinin de olayın oluşuna uygun olmadığı ortadadır.
Gerçekten, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda bilirkişiler İş Kanunun 77. maddesinin öngördüğü koşullar göz önünde tutularak ve özellikle işyerinin niteliğine göre, işyerinde uygulanması gereken işçi sağlığı ve iş güvenliği tüzüğünün ilgili maddelerini incelemek suretiyle işverenin tüzüğü ilgili maddelerini incelemek suretiyle, işverenin işyerinde olması gerekli önlemleri almadığı, alınan önlemlere işçinin uyup uymadığı gibi hususlar ayrıntılı bir biçimde incelemek suretiyle kusurun aidiyeti biçiminde saptamadıkları anlaşılmaktadır. Bu halde esas alınan bu kusur raporun, İş Kanununun 77. maddesinin öngördüğü koşulları içerdiği giderek hükme dayanak nitelikte olduğu söylenemez.
Mahkemece yapılacak iş; işçi sağlığı ve iş güvenliği konularında uzman bilirkişi heyetine konuyu yeniden yukarıda açıklandığı biçimde incelettikten sonra düzenlenecek raporun dosyadaki bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın ve özellikle inandırıcı güç ve nitelikte olmayan 77. maddenin öngördüğü koşuları içermeyen kusur raporunu hükme dayanak almak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.