Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/21160 E. 2014/27219 K. 15.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/21160
KARAR NO : 2014/27219
KARAR TARİHİ : 15.12.2014

MAHKEMESİ : Ankara 8. İş Mahkemesi
TARİHİ : 07/07/2014
NUMARASI : 2013/1083-2014/1549

Davacı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yurtdışında geçen hizmetlerini 15 yıl üzerinden borçlanması gerektiğinin tespitine, bu hizmetlerin diğer hizmetleri ile birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 3201 sayılı Yasaya göre Emekli Sandığına tabi hizmetlerini 15 yıla tamamlayacak şekilde borçlanma yaparak 5434 sayılı Kanuna göre emekli olma istemine ilişkindir.
Mahkemece,davacının yurt dışında geçen hizmetlerini Türkiye’de Emekli Sandığı Kanununda geçen 9 yıllık süresini 15 tam yıla tamamlayacak şekilde borçlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1-b maddesine göre “yargı yolunun caiz olması” dava şartı olup mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
5510 sayılı Yasa’nın geçici 4.maddesindeki, bu Kanunda aksine bir hüküm bulunmadığı taktirde; iştirakçi iken bu Yasa’nın yürürlüğe girdiği tarih itibariyle bu Yasa’nın 4.maddesinin 1.fıkrasının (c)bendi kapsamına alınanlar, bu Yasa’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce 5434 sayılı Yasa hükümlerine tabi olarak çalışmış olup bu Yasa’nın 4.maddesinin birinci fıkrasının ( c) bendine tabi olarak yeniden çalışmaya başlayanlar ile bunların dul ve yetimleri hakkında bu Yasayla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Yasa hükümlerine göre işlem yapılacağı bildirilmiş olup T.C. Emekli Sandığı sigortalıları veya hak sahipleri arasında 5434 sayılı Yasa hükümlerinin uygulanmasından doğan uyuşmazlıklarda anılan sandıkça tesis edilen işlemler idari işlem niteliğinde olduğundan idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için açılacak davalar 2577 sayılı Yasa gereğince idari yargı yerinde çözümlenebilecektir.
Somut olayda, davacının borçlanma yoluyla hizmet süresini 15 yıla tamamlayarak 5434 sayılı Yasanın 39. maddesine göre emekliye ayrılma şartlarının oluşup oluşmadığı konusunda ihtilaf bulunduğu anlaşılmaktadır. 5434 sayılı Yasa uygulamalarından doğan uyuşmazlıklar idari yargının görev alanına girdiğinden, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-b maddesine göre yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.