Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/20714 E. 2014/23625 K. 11.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/20714
KARAR NO : 2014/23625
KARAR TARİHİ : 11.11.2014

MAHKEMESİ : Siirt 1. Asliye Hukuk İş Mahkemesi
TARİHİ : 21/05/2013
NUMARASI : 2012/558-2013/240

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde Temmuz 1988-Aralık 1988 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Davacı, müteveffa eşinin PTT Genel Müdürüğü’ ne ait işyerinde Temmuz 1988- Aralık 1988 tarihleri arasında 160 gün çalıştığının tespitini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının P.. M.. bünyesinde 15/07/1988- 25/12/1988 tarihleri arasında aralıksız olarak 160 günlük çalışması bulunduğunun tespitine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Eski adı P.. M.. olan kuruluş 10.06.1994 tarih ve 4000 sayılı Kanunla Türk Telekomünikasyon AŞ ve TC Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğü olarak iki ayrı tüzel kişiliğe ayrılmıştır.Kuruluş adı daha sonra 4502 sayılı Yasa ile Posta ve Tegraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü olarak değiştirilmiştir.
4000 sayılı Kanun’un 3. maddesi ile 406 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici 1.maddeye göre Kuruluşun telekomünikasyonla ilgili hizmetlerini yürüten personeli ile taşınır ve taşınmaz malları, her türlü araç, gereç ve cihazları, hak ve alacakları ile borçları Türk Telekomünikasyon A.Ş ye devredilmiştir.
Davacının tespite konu çalışmalarının geçtiği iddia edilen tarihlerde işveren sıfatı bulunan P.. M..’nün sonradan iki ayrı tüzelkişiliğe ayrılması ve telekomünikasyonla ilgili hizmetlerini yürüten personelin de hak ve alacaklar ile borçlar gibi Türk Telekomünikasyon A.Ş’ye devredilmesi nedeniyle davacının hizmet tespitine konu çalışmalarının geçtiği işyeri de belirtilmek suretiyle yaptığı işin Türk Telekomünikasyon A.Ş.’ne ait bir iş mi, yoksa Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü’ne ait bir iş mi olduğunun belirlenmesi, Posta ve Telgraf Teşkilatı (PTT) Genel Müdürlüğü’ne ait bir iş ise yargılama sürdürülerek toplanan delil ve belgeler çerçevesinde bir karar verilmesi gerekir.
Davacının hizmetinin geçtiği süreler şayet Türk Telekomünikasyon A.Ş.’ne yasayla devredilen faaliyet alanına ait bir iş ise mahkemece temsilcide hata olduğu kabul edilerek, davacıya Türk Telekom A.Ş.yi taraf haline getirebilmesi için uygun mehil verilmesi ve sonucuna göre işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın davada husumetin kime yöneltileceği sağlıklı bir biçimde belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Öte yandan, davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşuna aittir. Kamu kuruluşlarında, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Davacının davalı belediyeye ait işyerinde çalışmasına ilişkin hiç bildirim bulunmamaktadır.Davacının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenle bildirim dışı kaldığı gereğince ve yeterince araştırma konusu yapılmamıştır.
Yapılacak iş; davalı işyeri kamu kuruluşu olduğundan, davacının, anılan çalışmalarının, gerçekten olup olmadığını davalı kamu kuruluşunun kayıt ve ücret bordrolarından saptamak, imzalı ücret bordrolarını, işçiyle imzalanan hizmet akdini, işe başlatılmasına ilişkin makam olurunu, işyeri şahsi sicil dosyasını getirtmek, bu tür belgelerde noksanlık varsa, bunun nedenini, ücretin nasıl ödendiğini araştırmak, ancak davalının ücret ödemesine ilişkin belgelerin bulunmaması ile ilgili haklı neden olması halinde iddianın tanık sözleri ile ortaya konulabileceğinden, işveren kuruluşun davacı ile ilgili yetkili şef, amir, müdür gibi yetkili kişilerini dinleyerek bir sonucuna göre bir karar verilmekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgulara aykırı biçimde tanık anlatımlarına dayanılarak eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı P.. M..’ne iadesine
11/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi