Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/19932 E. 2015/16066 K. 08.09.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19932
KARAR NO : 2015/16066
KARAR TARİHİ : 08.09.2015

MAHKEMESİ : Ankara 13. İş Mahkemesi
TARİHİ : 19/06/2014
NUMARASI : 2010/725-2014/1443

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 13/10/2004-11/05/2005 tarihleri arasında geçen hizmetlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. maddesinde bu tür hizmet tespiti davalarının kanıtlanması yönünden özel bir yöntem öngörülmemiştir. Kimi ayrık durumlar dışında resmi belge ve yazılı delillerin bulunması sigortalı sayılması gereken sürelerin saptanmasında güçlü delil olmaları itibariyle sonuca etkili olurlar. Ne var ki bu tür kanıtların bulunmaması halinde somut bilgilere dayanması inandırıcı olmaları koşuluyla bordro tanıkları veya iş ilişkisini bilen komşu işyeri çalışanları gibi kişilerin bilgileri ve bunları destekleyen diğer tanıklarla dahi sonuca gitmek mümkündür.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işveren tarafından davacı adına 11.5.2005 tarihli işe giriş bildirgesinin düzenlendiği ve 11.5.2005-10.4.2009 tarihleri arasında geçen çalışmalarının Kurum kayıtlarında gözüktüğü, nizalı döneme ilişkin bordro verildiği, tanık dinlenildiği ancak ifadeleri hükme dayanak alınan bordro tanıklarının davalı işyerinde halen çalıştıkları gibi, davacı tarafından sunulan işyeri ile ilgili servis formlarının gerçek olup olmadığının tespit edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, ancak servis formunda ismi geçen işyeri sahipleri ve çalışanlarının dinlenmeden sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş; mahkemece nizalı dönemin tamamında çalışması bulunan bordro tanıkları tespit edip beyanları alınmalı, gerekirse , davalı işyerinde çalışytığını beyan eden tanıkların hizmet cetvelleri alınarak nizalı dönemde davalı işyerinden çalışmalarının olup olmadığı tespit edilmeli ve servis formlarında ismi geçen işyerlerinin işverenleri ve çalışanları dinlenerek, davalı şirkette iş yapıp yapmadığı hususu ve davacının çalışmasının gerçek olup olmadığı tespit edildikten sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 08.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.