Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/19175 E. 2014/23016 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19175
KARAR NO : 2014/23016
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 29. İş Mahkemesi
TARİHİ : 30/09/2013
NUMARASI : 2013/185-2013/81

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 17/11/2006-05/01/2011 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 17/11/2007-17/11/2011 tarihleri arası davalı işyerinde çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/8. maddeleri gereği bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir. Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır.Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilmeyen sigortalılar, çalışmalarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse bu çalışmaların Kurumca dikkate alınacağı belirtilmiştir. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı, kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu, niteliği, başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, işyerinin plastik kalıp ve enjeksiyon baskı yeri olup, davacının kalıplama makinesi operatörü olarak çalıştığının iddia edildiği, davacı adına 17.02.2011 tarihli ve imzalı işe giriş bildirgesinin davalı işveren tarafından Kuruma verildiği ve 17.02.2011-22.11.2011 tarihleri arası kısmi bildirim yapıldığı, davacının 17/05/2007-17/08/2008 tarihleri arasında askerlik hizmetini yaptığı, 22/12/2009 tarihinde ise başka işyerinde 1 günlük çalışmasının olduğu, davacı tarafından gösterilen tanıklar davacının kesintisiz çalıştığını, davalı tanıkları ise, davacının bildirilen süreler dışında çalışmadığını beyan ettikleri, davacı vekilinin 18/09/2012 tarihli celsede talebi daraltarak 17/11/2007-17.11.2011 tarihleri arası dönemi talep ettiği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, her ne kadar davacının askerlik hizmetini yaptığı ve başka işyerinde çalışmasının olduğu süreler yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru ise de; bu süreler dışında kalan süreler bakımından çelişkili tanık beyanları ile fiili çalışma olgusunun ispatı konusunda eksik araştırma ve inceleme yapılarak sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş, davacının askerlik hizmetini yaptığı ve başka işyerinde çalıştığı süreler dışındaki dönem yönünden, tanık beyanları arasındaki çelişkileri gidirmek amacıyla başka bordro tanıkları dinlemek, bunların bulunamaması halinde de Kurum, belediye, vergi dairesi ve kolluk aracılığıyla tespit edilecek komşu işyerlerinin işverenleri veya bu işverenlerin resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlarının beyanlarına başvurmak, komşu işyeri tanıklarının çalışma süresini tereddütsüz belirlemek amacıyla gerek görüldüğü takdirde hizmet döküm cetvellerini getirtmek ve davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiği göz önünde bulundurulup araştırma genişletilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.