Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/19035 E. 2014/21722 K. 28.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/19035
KARAR NO : 2014/21722
KARAR TARİHİ : 28.10.2014

MAHKEMESİ : Bakırköy 13. İş Mahkemesi
TARİHİ : 24/04/2013
NUMARASI : 2012/211-2013/283

Davacı, davalı Kurum tarafından gönderilen ödeme emirlerinin tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Davacı, 2011/19497, 2011/19498 ve 2011/19499 takip nolu ödeme emirlerinin iptaline, davalı Kurum’a borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 2012/19497 numaralı ödeme emrinin 2010/12 – 2011/6 arası prim borcuna ilişkin olduğu ve asıl borcun 317.866,54 TL olduğu, 2012/19498 numaralı ödeme emrinin 2010/12 – 2011/6 arası işsizlik sigortası borcuna ilişkin olduğu ve asıl borcun 27.243,37 TL olduğu, 2012/19499 numaralı ödeme emrinin 2010/12 – 2011/6 arası damga vergisi borcuna ilişkin olduğu ve asıl borcun 207,20 TL olduğu, davacının 18.07.2011 tarihli karar ile yönetim kurulu başkan yardımcılığına seçildiği, bu kararın 29.07.2011 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlandığı, 25.07.2011 tarihli karar ile de davacının 3 yıl süre ile yönetim kurulu üyeliğine seçildiği, bu kararın 29.07.2011 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlandığı anlaşılmaktadır.
Davanın yasal dayanaklarını oluşturan, 506 sayılı Yasa’nın 80/12. maddesinde; sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın, birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşlarının tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici veya yetkililerinin Kurum’a karşı, işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, 5510 sayılı Yasa’nın 88. maddesinde de Kurum’un sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanun’da belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin Kurum’a karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları bildirilmiştir.
Öte yandan, 6183 sayılı Yasa’nın 35. maddesinde de, ( Değişik madde: 22.07.1998 – 4369/21. m. ) limited şirket ortakları ( Değişik ibare: 04.06.2008 – 5766 S.K./3. m. ) şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu Kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar. (Ek fıkra: 04.06.2008 – 5766 S.K./3. m.) Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur. (Ek fıkra: 04.06.2008 – 5766 S.K./3. m.) Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.
Somut olayda; her ne kadar davaya konu ödeme emirlerine konu borç 2010/12 – 2011/6. aylar arası borçlara ilişkin ve davacı 29.07.2011 tarihinde Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayımlanan 18.07.2011 tarihli karar ile yönetim kurulu üyesi seçilmiş ve mahkemece de davacının ödeme emirlerine konu borç dönemlerinde yönetim kurulu üyeliğinin bulunmadığı belirtilerek davanın kabulü cihetine gidilmiş ise de; yukarıda anılan 6183 sayılı Yasa’ya 5766 sayılı Yasa ile eklenen beşinci fıkra gereğince davacı ödeme emrine konu borçlardan müteselsilen sorumludur.
Ancak; 11 Eylül 2014 gün ve 29116 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun’un 81. maddesi ile 5510 sayılı Kanun’a Geçici 60. madde eklenerek, bu maddede belirtilen ve 2014 yılı Nisan ve önceki aylara ilişkin olup bu maddenin yayımlandığı tarihten önce tahakkuk ettiği halde ödenmemiş Kurum alacaklarına yapılandırma imkanı getirilmiştir.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş; davacının 6552 sayılı Kanun uyarınca yapılandırmadan yararlanıp yararlanmadığını davalı Kurumdan sormak, başvurusu varsa buna ilişkin evrakların getirmek, 6552 sayılı Kanun ile getirilen yapılandırma hükümlerinden yararlanmak isteyen borçluların bu maddede belirtilen şartların yanı sıra dava açmamaları, açılmış davalardan vazgeçmeleri ve kanun yollarına başvurmamalarının şart koşulduğunu gözönünde tutmak, davacının davadan vazgeçmesi halinde davanın bu nedenle reddine karar vermek, aksi halde işin esasına girilerek 6183 sayılı Yasa’ya 5766 sayılı Yasa ile eklenen 5. fıkra hükmünü de dikkate alarak karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 28/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.