Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/17743 E. 2014/20413 K. 20.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17743
KARAR NO : 2014/20413
KARAR TARİHİ : 20.10.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 19. İş Mahkemesi
TARİHİ : 01/10/2013
NUMARASI : 2013/196-2013/319

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01/09/2009 -19/06/2010 tarihleri arasında devamlı ve 30 gün üzerinden çalıştığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, davacının 01.09.2009-19.06.2010 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde ayda otuz gün olarak geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile hükümde yazılı şekilde karar verilmiş ise de bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davalı işverence davacı adına 28.10.2009 tarihli işe giriş bildirgesinin verildiği, davalı işverenin Mimar Sinan Mahallesi Ümraniye adresinde bulunan 1172217 sicil numaralı işyerinin 27.12.2007 tarihinden itibaren kanun kapsamına alındığı, 28.10.2009-15.02.2010 tarihleri arasında 2009/10.ayında 4 gün; 2009/11 ve 12.aylarında 20 şer gün, 2010/1.ayında 5 gün olmak üzere otuz günün altında bildirim yapıldığı ve 2010/2.ayında hiç bildirim yapılmadığı, davalı işyerinin 2009/9-2010/5.aylarına ilişkin dönem bordrolarının geldiği, Milli Eğitim Müdürlüğü’nden davalı Ç. Öğrenim Kurumları Ltd. Şti. unvanlı dershanede davacının çalışıp çalışmadığının sorulduğu, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün davacının P.Gelişim Dershanesinde çalışmasının olmadığını bildirdiği, iki tanık beyanı alındığı, tanıkların davacının haftanın dört günü çalıştığını beyan ettikleri ve buna göre mahkemece karar altına alınan şekilde çalışmanın kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır.
Yapılacak iş, davacının çalışmasının niteliğini belirlemek, haftada kaç gün çalıştığını neticede aylık çalışmasının mahiyetini tespit etmek, bunun için davalı dershanenin kayıtlarını celp edip incelemek, davanın kamu düzenine ilişkin olduğu göz önünde bulundurularak ihtilaflı döneme ilişkin dönem bordrolarında kayıtlı ve tarafsız tanıklar saptanarak bunların bilgilerine başvurmak, bordolarda adı geçen kişilerin adreslerinin tespit edilememesi veya beyanları ile yetinilmediği takdirde, Sosyal Güvenlik Kurumu, zabıta, maliye, meslek odası aracılığı ve muhtarlık marifetiyle işyerine o tarihte komşu olan diğer işyerlerinde uyuşmazlık konusu dönemde çalıştığı tespit edilen kayıtlı komşu işyeri çalışanları; yoksa işyeri sahipleri araştırılıp tespit edilerek çalışmanın niteliği ile gerçek bir çalışma olup olmadığı yönünde yöntemince beyanlarını almak ve gerçek çalışma olgusunu somut ve inandırıcı bilgilere dayalı şekilde ortaya koyduktan sonra sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.