Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/17465 E. 2014/20962 K. 23.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/17465
KARAR NO : 2014/20962
KARAR TARİHİ : 23.10.2014

MAHKEMESİ : Kayseri 2. İş Mahkemesi
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2011/355-2013/685

Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

K A R A R

Dava, davacının davalı M.. B..’na bağlı 1.Komando Tugayı köşk kışlası emekli danışma bürosunda personel sıfatı ile 2002yılı Nisan ayı ile 26.1.2011 tarihleri arasında geçen ve Kuruma eksik bildirilen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece,davanın kabulü ile davacının,1.4.2002-25.1.2010 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de varılan bu sonuca eksik araştırma ve inceleme ile gidilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa’nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa’nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay’ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Öte yandan, davacının çalışmalarının geçtiğini ileri sürdüğü işyeri bir kamu kuruluşuna aittir. Kamu kuruluşlarında, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır. Nitekim, davacıya ait kimi çalışmaların resmi kayıtlara intikal ettirildiği de tartışmasızdır. Davacının ücretsiz çalışması hayatın olağan akışına aykırı, kamu kuruluşundaki çalışmaların resmi kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılması asıldır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; tespite konu dönemde davacı adına davalı işyerinden 26.1.2010 tarihli işe giriş bildirgesinin süresi içinde Kurum kayıtlarına intikal ettirildiği26.1.2010-26.1.2011 tarihleri arasında davalı işyerince sigortalı hizmet bildiriminde bulunulduğu,davacıya ait prim tahakkuk cetvelinin ve tespite konu dönem bordrolarının dosya kapsamında yer almadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; öncelikle davacıya ait şahsi sigorta sicil dosyası ile işverenin Kurum nezdindeki ihtilaf konusu döneme ait dönem bordrolarını celp etmek, davalı işyerinin bir kamu kuruluşu olduğu ve çalışmalarının yazılı belgeye dayanması gerektiği göz önünde bulundurularak; davacının talep ettiği dönemde işveren nezdindeki puantaj kayıtları, ücret tediye bordroları gibi tüm belgeler ile şahsi sicil dosyasını getirtmek, davacının kayıtlarda görünmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediğini ya da hangi nedenlerle bildirim dışı kaldığını gereğince ve yeterince araştırmak, davacıya çalışma karşılığı davalı işverence tarafından herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığını belirlemek, davaya konu dönemde davacıya kimlerin ödeme yaptığının tespiti için ilgili banka kayıtlarını getirtmek, işverence; deprem, yangın, su baskını, sekaya gönderilmesi gibi fiili imkansızlık nedeniyle kayıt ve belgelerin gönderilememesi ve buna dair dayanakların belgelendirilememesi halinde, yazılı belge ibraz olunmayan çalışma süreleri yönünden,tespiti istenen dönemde çalışması bulunan bordro tanıklarının adresini Sosyal Güvenlik Kurumu ve zabıta marifetiyle araştırıp, tespit ederek taraflar ile menfaat çatışması olmayan kişilerin somut bilgi ve görgülerine başvurmak,davacının gazi olup olmadığını araştırmak ,6.4.2012 tarihli Komutanlık yazısına göre davacının moral bulma faaliyeti noktasında istihdam edildiği belirtildiğinden bu konuda yeterli ve gerekli tüm soruşturmayı yaparak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurmaktan ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 23/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.