Yargıtay Kararı 21. Hukuk Dairesi 2014/173 E. 2014/24470 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 21. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/173
KARAR NO : 2014/24470
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

MAHKEMESİ : Samsun 1. İş Mahkemesi
TARİHİ : 25/10/2013
NUMARASI : 2011/638-2013/567

Davacı, Kurum işleminin ve ödeme emrinin iptaline, borçlu olmadığının tespitine, icra takibinin durdurulmasına kesilen, aylığının yeniden bağlanarak ödenmeyen aylıklarının faiz ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davalı Kurumun Ç.. Terziler Esnaf Odası kaydının geçersizliğine dayalı olarak yersiz ödeme niteliğinde tahakkuk ettirdiği 60.874,64 TL borçtan davacının sorumlu olmadığının tespiti ve yaşlılık aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
11 Eylül 2014 gün ve 29116 (Mükerrer) sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanun’un 58.maddesi ile 5510 sayılı Kanun’a Geçici 54.madde eklenerek, esnaf ve sanatkar siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22/3/1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31/12/2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılması imkanı sağlanmıştır.
Yapılacak iş, davacının 6552 sayılı Kanun’un 58.maddesinden yararlanıp yararlanmadığının davalı Kurumdan sorulması, başvurusu varsa buna ilişkin evrakların getirtilmesi, davacının henüz başvurusu yoksa başvuruda bulunup bulunmayacağının sorulması ve talebi halinde mehil verilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir.
O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve 5510 sayılı Yasanın geçici 60. maddesi ile getirilen düzenleme dikkate alınarak hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 20.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.